Soğuk Savaş Dönemi


SOĞUK SAVAŞ NEDİR?
Soğuk Savaş, ABD önderliğindeki Batı Bloku ile Sovyetler Birliği önderliğindeki Doğu Bloku arasında ortaya çıkan ve 1947’den 1991’e kadar devam etmiş olan siyasi, ekonomik, bilimsel, teknolojik ve psikolojik çatışma durumuna verilen addır.

İKİ SAVAŞ ARASI DÖNEMDE DÜNYADA MEYDANA GELEN BİLİMSEL VE TEKNOLOJİK GELİŞMELER


Albert Einstein (1879–1955): XX. yy en önemli kurumsal fizikçisi olarak değerlendirilir. 1921 Nobel Fizik ödülüne layık görülmüştür. Almanya doğumlu olmasına rağmen İsviçre vatandaşlığına geçmiş böylece I. Dünya savaşında tarafsız kalmıştır.

İKİ SAVAŞ ARASINDA AVRUPA’DA DURUM


Dünya’da Barışın Sürekliliğini Sağlama Çabaları (Atatürk Dönemi’nde Dünya )
a) CEMİYET-İ AKVAM’IN KURULUŞU (1920)ABD Başkanı Wilson’un yayımladığı ilkeler doğrultusunda dünya barışını korumak amacıyla Paris Barış Konferansında kurulmasına karar verildi. Milletler Cemiyeti, Uluslararası iş birliğini geliştirmek, uluslararası barış ve güvenliği sağlamak amacıyla Cenevre’de kurulmuştur.

1929 DÜNYA EKONOMİK BUHRANI VE DÜNYAYA ETKİLERİ


Dünya Ekonomik Buhranı, Amerika’da 1929’da New York Borsasının çöküşü ile başlayan ve etkileri on yıl boyunca dünyada devam eden ekonomik krizdir.
Krizin nedenleri şunlardır:
1) ABD’nin tüm dünyaya kredi veren tek ülke olması ve bu konuda büyük hatalar yapması (dünya devletlerine verdiği kredileri geri alamaması)

ABD’nin Uzakdoğu Politikası


I.Dünya savaşından sonra Monroe Politikasına geri dönen ABD, daha çok uzak doğu ile ilgilenmeye başlamıştı. Çünkü I. Dünya Savaşından kârlı çıkan Japonya uzak doğuda yeni bir güç olarak bölgede etkin bir rol oynamaya başlamıştı (Yayılmacı hareketlere girişen Japonya, Almanya’nın uzak doğudaki sömürgelerinin bir bölümünü ele geçirmişti). Böylece ABD için bir rakip ülke olmuştur.

UZAKDOĞU’DA YENİ BİR GÜÇ: JAPONYA

Soru:Japonya'nın güçlü bir devlet haline gelmesinin dünya güçler dengesine etkisi ne olmuştur?

Meiji Restorasyonu: Bu dönemin önemi Japon modern tarihinin temellerinin atılmasıdır. 1868 Meiji Restorasyonu ile yeni bir dönem başlamıştır. İmparator Meiji, Japonya’da feodal rejimi ortadan kaldırdı, mutlak monarşi yerine meşruti monarşi yönetimini getirip yeni bir anayasa yaptı. Batıdan akademisyen-uzman ve teknisyen getirterek çalıştırmaya başlayan Japonya, kendi uzmanlarının da batıda eğitilmesine önem verdi. Batıya eğitim görmeye giden öğrenciler başka şeyler değil, batıdan Japonya'ya teknoloji  ve bilim getirdiler. Böylece Japonya 25–30 yılda teknik ve teknolojik olarak dünya arenasında söz sahibi olmaya başladı.
Meiji Restorasyonunda yapılan yenilikler:

Meiji bu süreçte “Güçlü ordusu olan zengin bir ülke” hedefiyle şu reformları gerçekleştirdi:

  • İmparator Mutsuhito Meiji , başkenti Kyoto’dan Edo’ya taşıdı. Bu şehre “Doğu’nun başkenti” anlamına gelen Tokyo adı verildi.
  • Feodal devirdeki sınıflar kaldırıldı.
  • Meşruti monarşi kuran bir anayasa hazırlandı.
  • 1868-1898 yılları arasındaki dönemde 2190 fabrika açıldı.
  • 1870’te ilk demir yolu yapımına başlandı, 1890’da demir yolu uzunluğu 7200 kilometre oldu.
  • 1871’de Daymiyo denen derebeylik sistemine son verildi, ülke vilayetlere bölündü. Valiler merkez tarafından atandı.
  • 1871’de ilk gazete yayımlandı. Dört yıl sonra yayımlanan gazete ve dergilerin sayısı 100’ü buldu.
  • Avrupa ve Amerika’ya binlerce öğrenci gönderildi.
  • İngiliz uzmanlarla modern bir donanma kuruldu.
  • 1872’de kadın erkek her Japon için ilköğretim zorunlu hâle getirildi.
  • Ülkede  posta-telgraf ve yeni bir para sistemi oluşturuldu.
  • 1873’te mecburi askerlik kabul edildi. Aynı yıl ilk kez modern tarzda bir ordu ve bir donanma oluşturuldu.
  • 1899’da  yeni bir anayasa ilan edildi.
Sonuç: Meiji dönemi, Japonya’nın modern ve güçlü bir devlet haline gelmesini sağlayan gelişmelerin temelini oluşturmuştur. Bu dönemde Japonya, Batının yüzyıllar içinde kurduğu modern sanayileri bürokratik ve politik kurumları 20–30 yılda oluşturmayı başarmıştır. Bu durum Japonya’yı büyük devletler arasına sokmuştur.

Japonya 'nın Yayılmacı Politikaları

Japonya’nın ihracatı, özellikle ipek ve tekstil dalında yükselişe geçti. Tüm bu gelişmelerin ardında “güçlü ordusu olan zengin bir ülke olma” ideali vardı. Gerçekleştirilen bu reformlarla kısa sürede gelişen Japonya XIX. yüzyılın sonlarında güçlü bir devlet hâline geldi. Sanayileşen fakat hammadde açısından fakir olan Japonya Asya kıtasına ulaşmak için yayılmacı bir politika izlemeye başladı. Çin’in yönetimindeki Kore’yi ele geçirmek isteyince Çin’le karşı karşıya geldi. İki devlet arasında yapılan savaşta galip gelen Japonya, Batılı devletler ve Rusya’nın tepkisi nedeniyle elde ettiği toprakları Çin’e geri verdi.

Çin toprakları Japonya ve Rusya arasında rekabet alanı hâline geldi. Rusya ile Japonya arasında 1904-1905 savaşı çıktı. Rusya bu savaşta yenilerek Çin ve Kore üzerindeki etkisini kaybetti. Japonya bir süre sonra Kore’yi topraklarına katarken Rusya ve Çine karşı elde ettiği başarılarla Uzak Doğu’da yeni bir güç olarak ortaya çıktı.


Orta Doğu’da Manda Yönetimlerinin Kuruluşu

Orta Doğu’da Manda Yönetimlerinin Kuruluşu
 Orta Doğu, Asya, Afrika ve Avrupa kıtalarının kesişme bölgesidir. Burası tüm Semavi dinlerin ortaya çıktığı bölgedir. Ayrıca bu dinler için kutsal sayılan topraklar ve mekânlar bu bölgede bulunmaktadır. Bölgenin önemi siyasal açıdan duyarlı bir bölge olması yanında, son yüzyılda bulunan petrol rezervlerinden de kaynaklanmaktadır. Bu nedenle Avrupa devletlerinin çıkarlarının çatıştığı bir bölge haline gelmiştir.
İngiliz ve Fransızların Ortadoğuyu Yeniden Dizayn Etmesinin Nedenleri:
1) Orta Doğu petrollerini ele geçirmek istemeleri
2) Siyasi istikrarı sağlanan ve petrollerini kullanarak ekonomik refaha ulaşan Arapların, Emperyalist ülkelerin çıkarlarını tehdit edeceği düşüncesi
3) Emperyalist devletlerin, Arap topraklarında istikrarsızlığın sürmesini sağlayarak Orta Doğu’yu yönlendirmek istemeleridir.

Arapları bağımsızlık vaadi ile kandıran İngiliz ve Fransızlar, I. Dünya Savaşından sonra Sykes-Picot Antlaşması doğrultusunda Ortadoğu’yu ve Afrika’yı siyasi ve ekonomik çıkarlarına uygun ve çatışma oluşturacak şekilde sorunlu olarak cetvellerle sınırlar  çizip bu topraklarda manda yönetimleri kurdular.

Basmacılık Hareketi

Basmacılık Hareketi (1917–1936)
1917 İhtilalinden sonra Sovyet Rusya, Orta Asya’da Türk kültürünü yok edip yerine Sovyet kültürünü getirmeye çalıştı. “Temizleme Hareketleri” ile potansiyel Türk liderlerini öldürtüp yerlerine Rus yanlısı  yöneticiler atadı. Orta Asya halklarını fakirleştirip kendine bağımlı hale getirdi. Ya da onları Sibirya’ya zorunlu göçe zorladı, yerlerine Rusları yerleştirdi.

Türkiye - SSCB İlişkileri

Türkiye - SSCB İlişkileri
 Brest-Litowsk Antlaşması ile savaştan çekilen ve aldığı yerleri (Kars-Ardahan-Batum) geri veren Rusya, bu yönüyle Kurtuluş Savaşı başladığı dönemlerde Anadolu’da yayılmacı bir siyaset izlemediğini göstermişti. Rusya’daki Komünist yönetimi, kendileri için tehlikeli bulan İtilaf devletleri ise, I. Dünya Savaşından sonra Sovyet Rusya’ya karşı saldırgan bir politika izlemeye başladılar. Bu nedenle Sovyet Rusya, İtilaf Devletlerinden gelebilecek saldırılara karşı sınırlarını güvence altına almaya çalıştı. Bu arada TBMM de, hem Kafkas sınırını güvence altına almak hem de Kurtuluş Savaşında işgalci İtilaf Devletlerine karşı Sovyet Rusya’dan destek almak amacıyla diplomatik girişimlerde bulundu.

SSCB'nin Kuruluşu

SSCB’NİN KURULUŞU

 SSCB, Rus Çarlığı’nın 1917’deki Büyük Ekim Devrimiyle (Bolşevik İhtilali) yıkılmasından sonra aynı topraklar üzerinde kurulan ve 1991’e kadar varlığını sürdüren devlettir.
* Avrupa’nın doğusundan, Asya’nın kuzeyine kadar yayılan SSCB, son yıllarında yüz ölçümüyle dünyanın 1.si, nüfus bakımından da 3.sü idi.
Sovyet Rusya’nın sınırları içinde farklı dine ve etnik yapıya sahip toplumlar yaşamaktaydı. Bu nedenle ideolojik ve kültürel dönüşümle bölgede hâkimiyet sağlamaya çalıştılar. Bu amaçla da Marksizm’i yayarak amacına ulaşmaya çalıştı.
Bolşevik İhtilalinden sonra Rusya’da Sosyalizm rejimi ile Totaliter (baskıcı) tek parti diktatörlüğü kuruldu. Bu diktatörlüğe karşı iç savaş çıktı. (1922’ye kadar sürdü). Sonuçta Lenin’in başında bulunduğu Komünist parti tartışılmaz güç haline geldi.

*Marksizm? Komünist bir ideolojik akımdır. Sınıfsız bir toplum yapmak ister. Özel mülkiyete dayalı üretim biçimlerini tamamen ortadan kaldırılması gerektiğini savunur.

Lenin’in 1924’te ölümünden sonra başa geçen Joseph Stalin, uzun vadeli bir ekonomik planlamaya yöneldi. Stalin, bir dizi 5 yıllık kalkınma planları uyguladı. Stalin, tarım devrimini gerçekleştirme amacı ile köylülerin topraklarını makinelerle donatmış, daha sonra birleştirerek büyük çiftlikler haline getirmiştir (Kollektifleştirme Politikası). Bu sırada milyonlarca insan öldürülmüştür.

Monroe Doktrini

Monroe Doktrini (ABD’nin Yalnızlık Politikası)

ABD Başkanı James Monroe, 1823’te Monroe Doktrini olarak bilinen prensiplerini yayımlamıştır.
Bu doktrin uzun yıllar Amerikan siyasetinin adeta değişmeyen anayasası olmuştur. Monroe Doktrini, ABD’nin dünya siyasetini belirlemiştir.
Avrupalı Emperyalist devletler, Avrupa’da yaşanan gelişmelere ABD’yi de çekmek istemişler, ancak ABD kendisini bu gelişmelerin dışında tutmaya çalışmıştır. Ayrıca, Avrupalıların Amerika’daki sömürgelere karışmalarını önlemeye çalışmıştır.

İki Savaş Arası Dönemde Dünya


Soru:SSCB'nin kurulmasına karşı Orta Asya Türk toplumları hangi siyasi tepkileri vermişlerdir  ve  bunların sonuçları neler olmuştur?
Monroe Doktrini (ABD’nin Yalnızlık Politikası): ABD Başkanı James Monroe, 1823’te Monroe Doktrini olarak bilinen prensiplerini yayımlamıştır.
Bu doktrin uzun yıllar Amerikan siyasetinin adeta değişmeyen anayasası olmuştur. Monroe Doktrini, ABD’nin dünya siyasetini belirlemiştir.
Avrupalı Emperyalist devletler, Avrupa’da yaşanan gelişmelere ABD’yi de çekmek istemişler, ancak ABD kendisini bu gelişmelerin dışında tutmaya çalışmıştır. Ayrıca, Avrupalıların Amerika’daki sömürgelere karışmalarını önlemeye çalışmıştır.

Öğretmenlerin 2020 Yılı İl İçi İsteğe Bağlı Yer Değiştirme Takvimi

Öğretmenlerin il içi isteğe bağlı yer değiştirme başvuruları 20 Temmuz'da başlayacak ve 27 Temmuz'da sona erecek.Tercihler sonrasında atama sonuçları 28 Temmuz 2020'de ilan edilecek ve görevden ayrılma işlemleri 4 Ağustos 2020'de gerçekleştirilecek.