Dersimiz Tarih: Kasr-ı Şirin Antlaşması
Kasr-ı Şirin Antlaşması etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Kasr-ı Şirin Antlaşması etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

22 Eylül 2019 Pazar

Osmanlı-Safevi Savaşları (1578-1639)


Soru 1: Kasr-ı Şirin Antlaşması'nın Osmanlı Devleti- İran(Safevi) ilişkilerinde önemli olmasının sebebi nedir?

Mücadelenin Sebebi

A. Safeviler Batı Türkistan ve Kafkasya'yı ele geçirip Karadeniz'e çıkma hedefinde.
Osmanlılar,Kafkasya'yı ele geçirip Hazar Denizi'ne ulaşmak, böylece hem Rusya'nın güneye inmesini hem de Safevilerin Kafkasya ve Batı Türkistan'a yayılmasını engellemek  hedefinde.
B.Her iki devlette ipek yolunu /ticaret yollarını kontrol altına almak istiyorlardı.
C.Safevilerin Anadolu'da Şiî propagandasıyla karışıklıklara sebep olması.
D. Safevilerin Orta Asyadan gelen Türk boylarının Anadoluya girmesini engelleyerek Osmanlı İskan politikasına zarar vermesi. 

OLAYLARIN GELİŞİMİ
a)1514 Çaldıran Zaferi ilişki başlayışı Yavuz Selim Dönemi
b)1555 Amasya Antlaşması  barış süreci Kanuni Dönemi
c) II.Şah İsmail, Safevilerin başına geçtikten sonra Osmanlı Devleti'ne karşı olumsuz faaliyete başlamış ve Anadolu'da Şiî propagandasıyla karışıklığa yol açmıştır (1576). 1578'de Osmanlı Safevilere savaş açtı . 1590'da Osmanlı  Hazar Denizi'ne kadar olan yerleri (Gürcistan,Şirvan,Dağıstan ve bölgedeki diğer yerler)  ele geçirmiştir. Safeviler, doğudan Şeybanilerin de saldırısı altında olduğu için barış antlaşmasını kabul etmiştir. İmzalanan Ferhat Paşa Antlaşması ile Azerbaycan, Dağıstan ve Gürcistan alınarak Doğu’da en geniş sınırlara ulaşıldı (1590). İran,Osmanlı üstünlüğünü kabul etti.
d) Safeviler, I.Abbas döneminde kendilerini toparlayıp Osmanlı gibi bir askeri sistem kurduktan sonra  yeniden saldırıya geçtiler. Osmanlı'ya ipek ihracını yasakladılar.Osmanlı'da kıymetli madenler ve bakırın İran'a ihracını yasakladı. Safeviler, Osmanlı'nın içte Celaliler, batıda Habsburglar ile mücadelesini fırsat bilerek saldırıya geçip Şirvan,Azerbaycan ve Gürcistan'ı geri aldılar. Osmanlılar, Celali isyanlarını bastırdıktan sonra karşı saldırıya geçtiler. Safeviler, barış istemek zorunda kaldılar. Böylece  Nasuh Paşa Antlaşması ile önceki anlaşmayla alınmış olan yerler geri verildi. Buna karşılık, İran’dan 200 deve yükü ipek vergi alınacaktı (1612).
e) İran, vermesi gereken ipeği göndermeyince ilişkiler yeniden bozuldu. Serav Antlaşması ile İran, ipeği  100 deve yükü olarak göndermeyi kabul etti (1618).
f) İran’ın 1623'te Bağdat’ı (Irak'ın hepsini) işgal etmesi ve diğer girişimlerin de sonuç vermemesi üzerine IV. Murat 1635'te  Revan seferine çıktı.1635'te Revan'ı,1638'de Bağdat'ı ele geçirdi. 1639'da Kasr-ı Şirin Antlaşması imzalandı. Bağdat, Basra  ve Şehrizor Osmanlı’da,Revan ise Safeviler'de  kaldı. Safeviler, Kars,Ahıska ve Van'a saldırmamayı kabul ettiler.Yaklaşık olarak bugünkü sınırlar çizildi. Doğu sınırında uzun bir barış süreci başladı (1639). Ayrıca ticari yasaklar da kaldırıldı. Bu antlaşma Osmanlı- İran sınırı (Osmanlı Doğu) sınırının belirlenmesinde sonraki yıllarda ölçüt olarak kabul edilmiştir.Burdaki antlaşma uzun yıllar doğu sınırında barış olabilmesini sağlamıştır.

Not: Osmanlı Devleti, Safeviler'le olan savaş nedeniyle Avrupa'daki Otuz Yıl Savaşları'ndan faydalanamamıştır.

8 Ocak 2018 Pazartesi

17.Yüzyıl Osmanlı-İran İlişkileri

OSMANLI – İRAN SAVAŞLARI:

Osmanlı – İran ilişkileri, bir önceki yüzyılda meydana gelen savaşların devamı niteliğindedir. Bu süreçte İran, Celali isyanlarını ve Osmanlı – Avusturya savaşlarını bir fırsat olarak değerlendirmek istedi.
a) Ferhat Paşa Antlaşması ile Azerbaycan, Dağıstan ve Gürcistan alınarak Doğu’da en geniş sınırlara ulaşıldı (1590).
b) Alınan bu yerler, Nasuh Paşa Antlaşması ile geri verildi. Buna karşılık, İran’dan 200 deve yükü ipek vergi alınacaktı (1611).
c) İran, vermesi gereken ipeği göndermeyince ilişkiler yeniden bozuldu. Serav Antlaşması ile İran, ipeği göndermeyi kabul etti (1618).
d) İran’ın Bağdat’ı işgal etmesi üzerine IV. Murat Revan seferine çıktı. Kasr-ı Şirin Antlaşması imzalandı. Bağdat veMusul Osmanlı’da kaldı. Yaklaşık olarak bugünkü sınırlar çizildi. Doğu sınırında uzun bir barış süreci başladı (1639).