Dersimiz Tarih: Pers Ordusu
Pers Ordusu etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Pers Ordusu etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

25 Aralık 2017 Pazartesi

Orta Çağ'da Ordu



Avrupa orduları
Batı Avrupa’da VIII. yüzyılda Franklar askerî bir düzen olan feodal sistemi geliştirmiştir. 
Buna göre kral; soylu şövalyelere at, zırh, mızrak, kılıç, kalkan gibi ihtiyaçlarını satın alabilmeleri ve askerî eğitimlerinde gerekli masrafları karşılayabilmeleri için kraliyet topraklarından belli ölçüde arazi bağışlamıştır. 
Şövalyeler de krala bağlılık yemini ederek kralın savaşçısı olmuştur. 
Feodalizmde fakir olan serfler, askere nadiren alınmıştır.
Orta Çağ’da siyasi birlikten yoksun olan Avrupa’da ordular küçük oldukları için uzun süreli seferler düzenleyememiştir. 
Disiplin yönünden genelde zayıf olan Avrupa ordularında güçlü vasallar, her fırsatta kralın otoritesine karşı çıkmıştır.
Orta Çağ’da Avrupa’da şövalyeler, okçular ve kuşatma teknikleri etrafında dönen kara savaşları sıkça görülürdü.
Türk ve Moğol Orduları



Türk ve Moğol orduları genelde atlı okçulardan oluşurdu. 
Hem Türk hem de Moğol askerleri çok disiplinli olup büyük bir cesaretle savaşmış ve hafif süvari teknikleri kullanmıştır. 
Cengiz Han, Türklerin oluşturduğu onlu sisteme göre güçlü bir idari ve askerî düzen kurmuştur.
Franklar, Haçlı Seferlerinde çok sayıda Müslüman ve Türk atlı okçuyla karşılaşmıştır.
Hareket kabiliyeti oldukça yüksek olan bu birliklerin başarısını gören Haçlılar, Türk atlı okçularından yararlanmak istemiştir.
Sasani Ordusu
Sasani ordusu da Türk ve Moğol ordusunda olduğu gibi onlu sisteme göre düzenlenmiştir. 
Değişik etnik gruplardan oluşan Sasani ordusunda;  bağlı kavimlerin ve devletlerin gönderdikleri birlikler,  ücretli askerler 
ve savaş esirleri yer almıştır.
Bizans Ordusu
Bizans ordusu, sayıları çok fazla olmayan ve İstanbul’da bulunan merkez kuvvetlerinin yanı sıra eyalet askerleri, tâbi devletlerin gönderdiği yardımcı kuvvetler ve ücretli askerlerden oluşmuştur. 
Bizans İmparatorluğu’nda XI. yüzyılın ikinci yarısından itibaren ücretli askerler ordunun asli unsuru hâline gelmiştir.
XI. Yüzyıldaki ücretli askerlerin büyük bir kısmı Türklerden oluşmuştur. Peçenek, Kuman ve Uzlardan oluşan bu ücretli Türk birlikleri, kendi komutanlarının idaresinde Bizans ordusu içinde savaşmıştır.
Malazgirt Savaşı sırasında, Bizans ordusu içerisindeki ücretli Türk boyları, Selçuklular tarafına geçmiştir.
XIV. Ve XV. Yüzyılda Ordu
XIV. yüzyıldan sonra ise İngiltere ve Fransa gibi krallıklar ordularında maaş karşılığı asker bulundurmaya başlamıştır. 
Böylece Avrupa’da askerlik mesleği ortaya çıkmıştır.
XIV. yüzyıldan itibaren devletler sürekli piyade kıtaları bulundurmaya başlamıştır.
Savaş tarihini değiştirecek olan top tüfek gibi ateşli silahlar, 1331’den sonra kullanılmaya başlanmıştır.

Fransa XV. yüzyılda silahlı askerlerden oluşan daimî bir kıta oluşturmaya başlamış Osmanlılar ise buna XIV. yüzyılda yeniçeri birlikleri ile başarmıştır.
Yerleşik ve Konar-göçerler Arasındaki Savaşlar
Yerleşik topluluklar üretimde, konar-göçer topluluklar ise askerlik alanında birbirlerine karşı üstünlük kurmuştu. 
Başlıca geçim kaynağı hayvancılık olan konar-göçer toplulukların ekonomileri, ihtiyaçlarını karşılamada yetersizdi. 
Bu nedenle konar-göçer topluluklar ya yerleşik topluluklarla ticaret yoluyla mal değişikliği yapmak ya da savaş yoluyla yerleşik toplulukların mallarına sahip olmak istemiştir.
Konar-göçerler ile yerleşik topluluklar arasındaki savaşlarda genellikle konar-göçerler üstünlük sağlamıştır.
Konar-göçer topluluklar dışa açık ve savaşçı bir yaşam biçimine sahipken yerleşik topluluklar bunun tam tersine dışa kapalı ve barışçı bir yaşam biçimini benimsemiştir.
Konar-göçer Ordusu
Orta Asya’nın konar-göçeri dünyanın en iyi askeridir. 
Çünkü bu askerler yerleşik devletlerde görülen ağır donanımlı ve hareket kabiliyeti kısıtlı piyade ordularının aksine hafif silahlı ve hızlı hücum yapabilen süvarilerden oluşurdu.
Konar-göçer askeri, dayanıklı, disiplinli, uyumlu ve süreklidir. 
Konar-göçerler zırh, hançer ve mızrak kullanmış ve ayrıca oklarını daha uzağa fırlatmalarını sağlayan yayı geliştirmiştir.
Bu ordularda kadınlar da gerektiğinde savaşa katılırdı.
Konar-göçerlere etrafı surlarla çevrili olan güçlü şehirler zorluk çıkarmıştır. Bu kuşatma araçlarından yoksun olmalarıyla ilgiliydi.