Türk Ordusu etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Türk Ordusu etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

6 Mart 2018 Salı

Türklerde Askerî Kültür



Türk Ordusunun Özellikleri:
1. Ücretli değildi.
2.Daimi idi ve her an savaşa hazır­dı.
3.Büyük çoğunluğu itibariyle süva­ri (atlı) idi.
4.En büyük askeri birlik 10 bin kişi idi. (Bu birliğe tümen adı veriliyordu.)
NOT: Türk ordu teşkilâtını ilk düzenleyen kişi Mete Han’dır. Mete Han orduyu en kalabalık 10.000 kişi olarak düzenlemiş ve bu 10.000 kişilik birliğe tümen adını vermiştir.
Türklerde Savaş Aletleri
1.Yaylar, ıslıklı oklar, çengelli temrenler, yan­gın mermili mancınıklar.
2.Miğfer (tolga), zırh ,kalkan onları savaşlarda koruyan unsurlardı.
3.Kargı, mızrak ve kılıç önemli savaş aletleriydi.
Türklerde Savaş Taktikleri
A.Turan Taktiği



1.Hücum
2.Sahte ricat(geri çekilme)
3.Pusu birlikleri yerleşme
4.Pusunun tamamlanması
5.Sonuç alıcı vuruşlar
B.Keşif ve Yıpratma Savaşları:
Bu taktik ile ele geçirilmesi düşünülen ülkeler ön­ceden küçük birlikler ile gözden geçirilirdi.
Keşif harekâtından sonra yıpratma savaşı yapı­lırdı. Bu harekâtlar esnasında düşmanı moral bakımından yıpratmak için korkunç ve inanılmaz rivayet­ler etrafa yayılırdı.

9 Şubat 2018 Cuma

Okuma Parçası Kıbrıs Barış Harekatı


Birinci harekât

Türkiye’nin Kıbrıs’ta barış, kardeşlik ve özgürlük için giriştiği harekât, 20 Temmuz sabahı erken saatlerde başladı.
Türkiye Cumhuriyeti tarafından Başbakan Bülent Ecevit Kıbrıs konusunu görüşmek ve gerekirse ortak müdahale yapılabilmesi için İngiltere'ye gitti. Bu sırada koalisyondaki MSP Lideri ve Başbakan Vekili Necmettin Erbakan Milli Güvenlik Kurulu'nu Başbakan Ecevit'in talimatıyla toplayarak müdahale kararının alınmasını sağladı.
Karar, İngiltere ve Yunanistan Büyükelçilerine bildirildiği gibi Ankara'da bulunan ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Joseph Sisco'ya da iletildi. Libya'dan uçaklar için motor yağı, napalm malzemesi, 20 mm'lik top mühimmatı; İran'dan roketatarlar; Pakistan'dan mühimmat ve sağlık malzemesi teslim alındı.
20 Temmuz 1974 sabahı Türk ordusu, adaya saat 6:05'ten itibaren havadan indirme ve denizden çıkarma yapmaya başladı. Türk paraşütçüleri Lefkoşa'nın kuzeyine, Hamitköy - Gönyeli ve Pınarbaşı bölgelerine indi. Denizden çıkarma, Deniz Piyade Tugayı'na bağlı askerlerce Karaoğlanoğlu (Pentemili) plajına yapıldı. Rumlar, Türkiye'nin 1963 ve 1967'deki gibi adaya müdahale edemeyeceğini düşünmüş bu yüzden ilk başta etkili müdahale edememiş, akşama doğru karşı harekata başlamışlardır. Rumların karşı taarruzu 20 Temmuz akşamından 21 Temmuz sabahına kadar sürmüş, fakat Rum birlikleri başarı sağlayamamış Türk kuvvetleri mevzilerini korumayı başarmıştır. Ertesi gün tekrar ilerlemeye devam eden 4. Paraşüt Taburu, Rum birlikleri tarafından saldırıya uğrayan Kıbrıs Türk Alayı ile birleşerek Lefkoşa Havalimanı ve Kaymaklı bölgesine taarruza başladı. 2. ve 3. Türk Komando Taburları da Zeytinli istikametinde ilerlemeye başladı. 22 Temmuz'da 3. Paraşüt Taburunun taarruzu sonucu, Deliktepe'nin ele geçirilmesiyle, Türk birlikleri önce Girne’ye girdi, daha sonra da Lefkoşa’ya yöneldi. Ateşkes başlamadan Girne-Lefkoşa hattı birleşti.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin 353 sayılı kararının 5. maddesi gereği 22 Temmuz 1974 tarihinde ateşkes ilan edildi. Türk Silahlı Kuvvetleri'nin bu müdahalesinin sonucunda Yunanistan'daki cunta idaresi ve Kıbrıs Cumhuriyeti'ndeki Nikos Sampson Hükûmeti görevini bıraktı.
İkinci harekât: Parola "Ayşe Tatile Çıksın"
Ancak 8 Ağustos'ta II. Cenevre Konferansı'nın yapılmakta olduğu zamanda Türklerin Limasol ve Larnaka civarında bir miktar köyü boşaltmış olmalarına rağmen, Rum Millî Muhâfız Alayı ve EOKA-B ele geçirdikleri yerleri tahliye etmedikleri gibi ellerindeki esirleri de serbest bırakmamışlardır.
Cenevre'de sürdürülen görüşmeler sırasında anlaşmanın mümkün olmadığı kanaati kesinleşince harekâtın yeniden başlatılacağı anlamına gelen "Ayşe Tatile Çıksın" (Ayşe, Turan Güneş'in kızı Ayşe Güneş'in adıdır.) parolasını Türk Dışişleri Bakanı Turan Güneş, Başbakan Bülent Ecevit'e bildirdi.
Bunun üzerine 13 Ağustos'ta Türk birlikleri tekrar ilerlemeye başladı. Türk birlikleri 14 Ağustos'ta başkent Lefkoşa'ya, 15 Ağustos'ta Lefke ve Magosa'ya girdi.
Harekât neticesinde bir taraftan Magosa'ya diğer taraftan Lefke'ye varılarak Türk tarafının sınırları çizildi.
Kıbrıs Barış Harekatı sonunda tarafların kayıpları şöyleydi: Türk Silahlı Kuvvetleri'nden 415 Kara, 65 Deniz, 5 Hava, 13 Jandarma olmak üzere toplam: 498 şehit ve 1.200 yaralı vermiştir. Kıbrıs Türk tarafı ise, 70 mücahit ölü, 270 sivil ölü, 1,000 yaralı. Kıbrıs Türkleri genel olarak 1672 şehit ve binlerce yaralı vermiştir. Rumlar ve Yunanlılar ise 4 bin ölü, 12.000 yaralı vermiştir


Sonuç olarak harekat toplamda 20 Temmuz da başlayıp 15 Ağustosta sona  ererek 25(yirmi beş) gün ; yaklaşık olarak bir ay sürdü.