İlk Türk İslam Devletlerinde Toplumsal Yapının Özellikleri :
İlk Türk İslam devletlerinde toplum İslamiyet’in etkisiyle yeniden şekillenmiş, bu dönemde şehir hayatı yaygınlaşmış, giyim ve kuşamda pek değişiklik olmamıştır. Bu dönemde Türklerin büyük bir kısmı yerleşik hayata geçmiş, bunun sonucunda tarımsal faaliyetler çeşitlenerek artmış ve önem kazanmıştır.
İslamiyet öncesi Türk toplumunda gündelik yaşamın işleyişini töre belirlerken, İslamiyet’in etkisiyle töre kurallarının yanında İslami gelenek ve görenekler de etkili olmaya başlamıştır.
İlk Türk Devletlerinde olduğu gibi Türk İslam devletlerinde de bir sosyal tabakalaşma görülmemiştir.
İlk Türk İslam Devletlerinde boy teşkilatlanması devam etmiş, yaşayış şekillerine göre halk; şehirliler, köylüler ve göçebeler olarak çeşitli gruplara ayrılmıştır.
Türk İslam toplumunda, İslamiyet öncesi Türk toplumlarında olduğu gibi pederşahi (ataerkil) aile yapısı görülmektedir. Ailenin önemi ilk Türklerde olduğu gibi devam etmiş, kadına büyük önem verilmiş, kadınlar gerek toplumsal hayatta ve gerekse devlet işlerinde önemli görevler üstlenmişlerdir. - Türk İslam devletlerinde babalar için ata, anneler için de ana kelimeleri kullanılmıştır. Türk İslam toplumunda çok eşle evlilik yaygın değildi ve kadın, eşiyle aynı haklara sahipti.
Türklerin Müslüman olmadan önceki giyim tarzları ile Müslüman olduktan sonraki giyim tarzları arasında büyük bir değişiklik olmamıştır. Türk giyim eşyaları arasında börk, kaftan, hırka, gömlek, şalvar ve çizme vardı. Türkler, kırmızı ve yeşil ağırlıklı renkleri tercih ederler, kumaş olarak da pamuk, yün, ipek ve kürk kullanırlardı. Kadınlar bol elbiseleri, erkekler ise vücuda yapışık dar kıyafetleri tercih ederler, başlarına da çene altından bağlanan kırmızı bir börk giyerlerdi. Türklerin giyim kuşam kültüründe takıların önemli bir yeri vardı. Türk kadınları inci, gümüş ve altın küpeler ile gerdanlık, bilezik ve yüzük gibi takıları kullanmışlardır.
Türk İslam devletlerinin gündelik hayatlarında eğlence ve spora da yer verilir, dinî bayramlarda, festivallerde ve özel günlerde eğlence ve ziyafetler düzenlenirdi.
Türk İslam devletleri, fethettikleri topraklarda yaşayan yerel halkın hayat tarzına müdahalede bulunmamış, toprakları üstündeki bütün unsurlara eşit şekilde davranmışlardır.
Karahanlılar İslam dinini kabul ettikten sonra bu devleti kuran ailenin kızları terken unvanını kullanmıştır. - Terkenlerin kendi görevlileri, ordusu ve divanları vardı. Türkiye Selçukluları’nda bir kadın örgütlenmesi olarak Bacıyan-ı Rum adı verilen teşkilat göze çarpar. Kadınların üretimde ve sosyal yaşamda örgütlenmesini sağlayan bu teşkilatın kurucusu, Ahiliğin kurucusu Ahi Evran’ın eşi Fatma Bacı’dır.
Kaynak:ogm materyaden düzenlenmiştir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder