2 Eylül 2024 Pazartesi

Portekiz Tarihi



İlk Çağlar

Portekiz'in adı Douro ve Minho nehirleri arasındaki bölgeye verilen Terra Portucallis adından gelmektedir. Portucallis, Latince Portas (liman) ve Calle (kale) birleşiminden meydana gelir. İber yarımadasına ilk çağlarda Keltler ve Lusitanyalılar gibi çeşitli kavimler yerleşmiştir. Daha sonra Fenikelilerin ve Kartacalıların da işgaline uğrayan yarımada MÖ 1. yüzyılda Roma İmparatorluğu'nun bir parçası oldu. MÖ 138 yılında Romalılar günümüzde Portekiz'in kurulu bulunduğu bölgeyi Roma İmparatorluğu'nun Lusitania eyaleti haline getirdiler. Roma İmparatorluğu yıkıldıktan sonra İber yarımadası çeşitli Cermen kavimlerinin saldırılarına uğradı. 

Bölgeyi daha sonra sırasıyla Vandallar ve Süevler5.-8. yüzyıl arasında da Vizigotlar egemenlikleri altına aldılar.

Endülüs Emevileri İslami Dönemi ve Yeniden Hristiyanlığın Egemenliği Dönemi


711 yılında İber yarımadası Kuzey Afrika yoluyla gelen Müslümanlarca fethedildi.756-1031 yılları arasında 275 yıl Portekiz Endülüs Emevi Devleti'nin İslami döneminde huzurla yaşayan bir parçasıydı. Emeviler döneminde Portekiz gelişti ve zenginleşti. Lizbon kenti HristiyanMüslüman ve Yahudilerin birlikte refah içinde yaşadığı bir kent haline geldi. Kentin günümüzde Portekizce’de "Lizşboa" olarak telaffuz edilen adı büyük olasılıkla Arapça adı olan el-Uşbuna’dan gelmektedir. Endülüs Emevi devleti 11. yüzyılda bencillik bireyselcilik , dünya zevklerine dalma ve yahudi fitnebazlığı gibi sebeplerle  parçalanarak bölgede irili ufaklı Tavaif-ül Mülk beylikleri kuruldu. İber yarımadasının kuzeyindeki Hristiyan krallıklar ise Papanında teşvikiyle birleşerek 11. yüzyılda Reconquista (tekrar fetih) çabalarını hızlandırarak Portekiz topraklarını işgal ettiler.

İşgalle kurulan Portekiz bir ülke olarak ilk defa 5 Ekim 1143’te Kastilya ve Leon kralı VII. Alfonso’nun Portekiz Kontluğu’nun bağımsızlığını tanıması ve I. Afonso’yu Portekiz Kralı olarak kabul etmesiyle bağımsız oldu. Portekiz'i günümüzdeki topraklarının yarısı kadar bir alanda kurduktan sonra Afonso ve kendisinden sonra gelen krallar Hristiyan tarikatlarının askerî desteğiyle Endülüslüler’den daha fazla toprak koparabilmek için sürekli güneye doğru işgallerine devam ettiler. 1147 yılında I. Afonso önderliğinde FransızİngilizAlman ve Portekiz şövalyelerinden oluşan bir grup birleşik Haçlı askeri Lizbon’u kuşattı ve şehri Endülüslülerin elinden alarak işgal etti.Bu sırada, şehirde yaşayan tüm dinlerden insanların bir bölümünü Filistindeki soykırım gibi soykırımla katledildi ve kesin bir şekilde Müslümanların elinden çıkarak Hristiyanlarca işgal edildi .Portekizliler 1249 yılında Algarve’nin güney kıyılarına ulaştıktan sonra Endülüs'ün işgali tamamlanmış oldu.

Portekiz Krallığı ve Portekiz İmparatorluğu 


1383 yılında erkek vâris bırakmadan ölen Portekiz Kralı’nın kızıyla evli olan Kastilya Kralı Portekiz tahtında hak iddia edince ortaya çıkan halk ayaklanması 1383-1385 Krizi’ne yol açtı. Sonradan I. João olarak Portekiz tahtına geçen Avizli João ve general Nuno Álvares Pereira yönetimindeki bir kısım soyludan ve halktan oluşan birlikler Aljubarrota Savaşı’nda Kastilya birliklerini yendi. Bu savaş hâlâ komşu İspanya ile olan bağımsızlık mücadelesinin bir sembolü olarak görülmekte ve Portekiz tarihinin en ünlü savaşı olarak değerlendirilmektedir. 1373 yılında İngiltere ile yapılan ittifak günümüzde de devam etmekte ve muhtemelen tarihin en uzun ittifakı sayılmaktadır. Bu ittifakı izleyen yıllarda Portekiz Dünya’nın keşfi için öncülük yapmış ve Keşif Çağı ‘nı başlatmıştır. Kral I. João’nun oğlu Prens Infante Henrique o Navegador (Denizci Henrique), bu çağın başlangıcında büyük rol oynamış ve keşif gezilerinin ana destekleyicisi olmuştur.


Portekiz İmparatorluğu XVIII
1415 yılında bir Portekiz filosunun Kuzey Afrika’daki zengin ticaret merkezi Ceuta’yı ele geçirmesiyle Portekiz İmparatorluğu başlamıştır. Bunu 15. yüzyıl boyunca Atlas Okyanusu’ndaki ilk keşifler izlemiş, Azorlar ve Madeira’nın keşfiyle ilk sömürgecilik hareketleri başlamıştır. Portekizliler 7 Haziran 1494 tarihinde İspanya'yla Tordesillas Antlaşması'nı imzalayarak Avrupa’nın haricindeki dünyayı Portekiz ve İspanya’ya ait iki imtiyazlı bölgeye ayıran bir anlaşmaya vardılar. Cabo Verde Adaları’nı başlangıç noktası alarak, bu noktanın 370 fersah (1550 km) batısında Kuzey-Güney meridyeni çizildi. Sınırın batısında kalan keşfedilmiş ve keşfedilecek bütün bölgeler İspanya’ya aitti. Sınırın doğusunda kalan keşfedilmiş ve keşfedilecek bütün bölgeler ise Portekiz’e aitti. İspanya antlaşmayı 2 Temmuz 1494'te, Portekiz 5 Eylül 1494'te onayladı.

1498 yılında Vasco da Gama deniz yoluyla Hindistan’a ulaştı ve günümüzün onda biri olan bir milyon nüfusa sahip Portekiz için refah dönemi başladı. 1500 yılında Brezilya’ya ayak basan Pedro Álvares Cabral burayı Portekiz topraklarına kattı. On yıl sonra Afonso de Albuquerque, Hindistan’daki Goa’yı, Basra Körfezi’ndeki Hürmüz’ü ve günümüz Malezya’sındaki Malakka’yı isgal etti. Dolayısıyla Portekiz İmparatorluğu Hint Okyanusu ve Güney Atlas Okyanusu’ndaki ticaret yollarının egemenliğini eline geçirdi.

1580 yılından 1640 yılına kadar Portekiz’in bağımsızlığı bir süre sekteye uğradı. Fas’taki bir savaş sırasında ölen Portekiz Kralı I. Sebastião ardında erkek vâris bırakmayınca İspanya Kralı II. Felipe taht üzerinde hak iddia etti ve Portekiz Kralı I. Filipe olarak tahta geçti. Ancak bundan hoşnut kalmayan Portekiz soylularının desteğiyle ayaklanma başlatan IV. João 1640 yılında kral ilan edilerek Bragança hanedanını başlattı. Aynı dönemde Büyük Britanya ve Hollanda, Portekiz İmparatorluğu’nun denizaşırı topraklarını ele geçirmek için saldırmaktaydı ve Portekiz özellikle 1822’de Brezilya’nın bağımsızlığını kazanmasıyla birlikte, 20. yüzyıla kadar sürecek olan bir çöküş dönemine girdi.


Güncelleme devam ediyor 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder