Yusuf Kamil Paşa Kimdir ?
Yusuf Kâmil Paşa, (Osmanlıca:يوسف كامل پاشا) (d. 1808, Arapgir, Malatya - ö. 10 Ekim 1876, İstanbul), Osmanlı İmparatorluğu'nda görev yapmış Türk devlet adamı.Akkoyunlu soyundan gelir.
Sultan Abdülaziz devrinde 5 Ocak 1863 - 1 Haziran 1863 tarihleri arasında dört ay yirmi yedi gün sadrazamlık yapmıştır.
Türk edebiyatının ilk tercüme romanı olarak bilinen François Fenelon'un Telemaque başlıklı eserini çevirmesi nedeniyle Türk edebiyat tarihinde kendisinden söz edilenler arasında yer alır.
Gençliğinde Mısır Valisi Kavalalı Mehmet Ali Paşa'nın emrinde çalışmış; paşanın kızlarından Zeynep Hanım ile evlenmiştir. Eşi ile birlikte yaptırdıkları hayır eserleri ile anılır. Bugün Zeynep Kamil Hastanesi adıyla İstanbul'da hizmet vermeye devam eden hastane, vakfettikleri eserler arasında en bilinenidir. Çanakkale Savaşı deniz harekâtları sırasında Çanakkale Zaferini kazanan komutan olan Arapgirli Cevat Çobanlı Paşa ile akrabadır.
Hayatı
Ailesi ve gençliği
1808 yılında Arapgir'de dünyaya geldi. Akkoyunlu Hanedanı'nın Gökbeyi Sülalesi'ne mensuptur. Küçük yaşta babasını kaybettiği için amcası Vezir Gümrükçü Osman Paşa himayesinde yetiştirdi. Amcası ile birlikte İstanbul'a gitti ve orada eğitim gördü. 1829'da tahsilini tamamladıktan sonra Dîvân-ı Hümâyûn kaleminde dört yıl çalıştı.
Mısır yılları
1833'te Mısır'a gitti. Kavalalı Mehmed Ali Paşa'nın hizmetinde bulundu ve kızı Zeynep Sultanla evlendi. Bu evlilik, Mısır sarayının tepkisini çekti.
1845'te Mehmet Ali Paşa onu bir görevle İstanbul'a gönderdi. II. Mahmut'un kızı, Adile Sultan ile Kaptan-ı Derya Mehmet Ali Paşa'nın düğününde Mısır valisinin tebriklerini ve hediyelerini Osmanlı padişahı Sultan Abdülmecit'e sundu. Padişah, Yusuf Kamil Bey'e mîr-i mîrânlık unvanı verdi.
1849'da Kavalalı Mehmet Ali Paşa'nın vefatı üzerine yerine geçen Abbas Hilmi Paşa tarafından Sudan'da bir göreve tayin edildi. Bu görevi kabul etmeyince Asvan'a sürgün edildi. Hapsedilerek Zeynep Hanım'dan boşanmaya ve Mısır'daki mallarından vazgeçmeye zorlandı. Sürgündeki üçüncü ayın sonunda sadrazam Mustafa Reşit Paşa'ya bir dilekçe göndererek durumunu aktardı. Padişah Abdülmecit'in fermanıyla hapisten çıkıp İstanbul'a gidebildi. Reşit Paşa'nın ve Sultan'ın girişimleri sonucu eşi Zeynep Hanım ile İstanbul'da buluşabildi.
Osmanlı Devleti'ndeki Hizmetleri
Adliye işlerini yürütmek için kurulan Meclis-i Vâlâ'ya üye tayin edildi ve ardından bu görevine ilave olarak eğitim işleri ile ilgilenen Meclis-i Maarif-i Umumiye üyeliğine getirildi. Bu arada Encümen-i Daniş'in dahili üyeleri arasında girdi. 1853'te kısa bir süre Ticâret Nâzırlığında bulundu. 1854'te ikinci defâ Ticâret Nâzırlığına getirilen Kâmil Paşa, aynı yıl Meclis-i Âlî-i Tanzimat başkanı olarak Osmanlıdaki batılılaşma çabalarını direkt yönetti. Bir ay sonra bir başka batılılaşma kurumu olan Meclis-i Vâlâ-yı Âhkâm-ı Adliyye başkanlığına getirildi.
Süveyş Kanalı imtiyazının Fransızlara verilmesinin Mısır'a yabancı müdahalesini arttıracağı düşüncesindeki Paşa, konağında yapılan bir Meclis-i Vükela toplantısında alınan kararla, imtiyazın iptali için kayınbiraderi olan Mısır valisi Said Paşa'ya bir mektup yazdı. Ancak Fransayı Kendi ülkesine Osmanlıya tercih eden birilerinin eliyle Mektup Fransız elçisinin eline geçince Reşit Paşa sadrazamlıktan, Yusuf Kamil Paşa Meclis-i Vâlâ-yı Âhkâm-ı Adliyye başkanlığından istifa etmek zorunda kaldı.
1857'de tekrar Meclis-i Vâlâ başkanlığına getirildi. İki yıl bu vazifeyi yürüten Kâmil Paşa, istifa edip Mısır'a gitti. Abdülaziz padişah olduktan sonra yeniden İstanbul'a geldi.
Sadrazamlığı
Suriye'de bulunan Keçecizâde Fuât Paşa sadrazamlığa getirilince sadrazam kaymakam oldu ve bu dönemde ortaya çıkan mali krizi, kendi hazinesinden bir miktar altını piyasaya sürerek önledi. Fuat Paşa'nın 1863'teki istifasından sonra padişah Sultan Abdülaziz'den devlet işlerine fazla müdahale etmemesi konusunda güvence alan Yusuf Kâmil Bey sadrazamlığa getirildi. Âli Paşa'nın hariciye nazırlığında/dışişleri bakanlığında kalmasını sağladı, Ali Fuat Paşa'yı kendisinden boşalan Meclis-i Vâlâ başkanlığına getirdi.Böylece batıcı tanzimat paşaları ülkede batılılaşmayı daha kolay yapabilir hale geldiler.
Sadrazamlığı döneminde padişahın Mısır seyahatine çıkmasını sağlaması devrinin önemli olaylarındandır. Mısır'ın Osmanlı Devleti'ne bağlılığını arttırmaya amaçlayan bu seyahate Fuat Paşa ile birlikte çıkan Abdülaziz, dönüşünde onu sadrazamlığa getirmiş, Yusuf Kamil Paşa ise tekrar Meclis-i Ahkâm-ı Adliye başkanlığına getirilmiştir.
Son yılları
1869'da Mithat Paşa'nın yerine Şura-yı Devlet başkanlığına getirildi. 27 Şubat 1869-21 Ekim 1871, 4 Ağustos 1872-21 Ağustos 1875 ve 31 Mart 1876-5 Haziran 1876 tarihlerinde 3 kez Şura-yı Devlet başkanlığı yaptı. Dîvân-ı Ahkâm-ı Adliye Nâzırlığı / Adalet Bakanlığı vazifesini de üstlendi. Hastalığı sebebiyle 1875'te bu vazifeden ayrıldı.
Sultan Abdülaziz'in 30 Mayıs 1876 Askeri Darbesi ile tahttan indirilerek öldürülmesine çok üzülen Kâmil Paşa, aynı sene İstanbul'da vefât etti. İstanbul'un Üsküdar ilçesinde yaptırdığı hastanenin bahçesindeki mezarına defnedildi.
Mirası

Kadıköy'ün Moda semtinde bir sokağa (Barış Manço'nun evinin bulunduğu sokak) Yusuf Kâmil Paşa ismi verilmiştir.
Edebî çalışmaları
Arapça, Farsça, Fransızca bilen Yusuf Kamil Paşa, François de la Monthe Fénelon'un Les Adventures de Telemaque başlıklı Fransızca eserini Arapça tercümesinden Türkçeye tercüme etti ve 1862'de Tercüme-i Telemak başlığıyla yayımlndı. Kâmil Paşa'nın şiirleri ve münşeâtı (nesir-mektuplar) da mevcuttur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder