Osmanlı donanması ile müttefik Haçlı donanması arasında 4 Cemâziyelevvel 945’te (28 Eylül 1538) meydana gelen Preveze Deniz Muharebesi, Akdeniz’de Osmanlı hâkimiyetini kesin olarak belirlemesi bakımından büyük öneme sahiptir. Kanûnî Sultan Süleyman’ın 944’te (1537) Pulya ve Korfu üzerine düzenlediği seferin sonuçsuz kalmasına rağmen Barbaros Hayreddin Paşa’nın dönüşte Kiklad adalarını ve Nakşa Dukalığı ile birlikte bazı Sporad adalarına ele geçirmesi Osmanlılar’ın yeni hedefleri açısından belirleyici olmuştur. Osmanlılar’ın Ege ve Adriyatik’teki Venedik adalarına ve topraklarına yönelik faaliyetleri karşısında Papa III. Paolo’nun öncülüğünde Şubat 1538’de hıristiyan devletleri arasında denizlerdeki hâkimiyet mücadelesini kazanmak ve Osmanlılar’ı Akdeniz’den uzaklaştırmak amacıyla bir ittifak yapıldı.
Tarih derslerinde yer alan herşeyden öte tarihe dair aradığınız ne var ise hepsi burada.
16.Yüzyıl Avrupa Tarihi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
16.Yüzyıl Avrupa Tarihi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
30 Eylül 2020 Çarşamba
8 Nisan 2019 Pazartesi
Vadi's-seyl Muharebesi
XVI. yüzyılın en önemli meydan savaşlarından biridir. Vadisseyl Muharebesi ve ya Vadiü’l-Mehazin Muharebesi olarak da geçmektedir. Bu savaşta Türkler, Portekiz ordu ve donanmasını kralları ve bütün asilzadeleri ile birlikte yok etmişlerdi. Bu darbe sonunda Portekiz haritadan silinmiş ve büyük devletler arasından ebediyen yok olmuştur.
Meydan savaşı 4 Ağustos 1578’de Kuzey Fas’ta Tanca yakınlarındaki Vâdî’s-Seyl’de geçmiştir. Türk ordu ve donanmasına komuta eden oramiral Ramazan Paşa Tunus beylerbeyisi (genel valisi) ve Cezayir beylerbeyi vekiliydi. (Cezayir beylerbeyi İstanbul’daki kaptan-ı derya Kılıç Ali Paşaydı). Bizzat Kral Dom Sebastiano’nun başkomutanlık ettiği büyük Portekiz ordu ve donanması 80.000 kişilik bir kuvvetle Tanca’ya çıkmıştı. Portekizliler’i en kudretli Hıristiyan hükümdarı olan İspanya Kralı II. Felipe 6.000 atlı ve 50 savaş gemisiyle destekliyordu.
Savaşın sebebi bütün sömürgeleri aralarında bölüşmüş olan iki büyük Avrupa devletinin (İspanya ile Portekiz), Fas Arap İmparatorluğu’nu da sömürgeleştirmek istemesidir. Bu ise Osmanlının Cezayir eyaleti için açık bir tehditti. Büyük devletler arasında sayılan ve Orta Afrika’nın derinliklerine kadar uzanan Fas imparatorluğu Kanuni Sultan Süleyman‘ın son zamanlarında İstanbul’a tabi olmuş fakat bir müddet sonra bu tabilikten ayrılmıştı. Bununla beraber Fas’ta gene de büyük Türk menfaatleri vardı. Kılıç Ali Paşa, Ramazan Paşa’ya Portekizliler’i ne pahasına olursa olsun Afrika’dan kovmak emrini vermişti.
Ramazan Paşa, küçük ordusu ile hızla Tanca’ya yürüdü. Bir kısım Fas birlikleri de kendisine katıldı. 4 Ağustosta derhal düşmana taaruza geçen Türkler Portekizliler’i darmadağın ettiler. 20.000 Portekizli, bu arada kral ve bütün maiyeti savaş alanında can verdi. 40.000 düşman ve 360 top, Türkler’e teslim oldu. Geri kalan 20.000 Portekizli büyük donanmalarına kendilerini zor attılar. Fakat Türk donanması Portekiz donanmasını daha Afrika sularında çevirdi. Yapılan çok şiddetli savaşlar sırasında Portekiz gemilerinin çoğu batırıldı.
Bu darbeden 2 yıl sonra bütün kudreti, ordusu ve donanması mahvolan hanedanı sönen Portekiz Krallığı İspanya’ya katıldı. Tam 80 yıl İspanyol boyunduruğunda yaşadı ve artık büyük devlet olamadı. Fas İmparatorluğu ise ikinci defa Osmanlıya tabi oldu. Osmanlının batı sınırı Atlas Okyanusu’na, Nijer nehrine erişti. 1574’te İstanbul’a gelip III.Murat‘ın huzuruna kabul edilen I. Sultan Abdülmelik yerine Ramazan Paşa, II. Ahmet’i Fas tahtına geçirdi ve durumu Divanı Hümayun’a bildirdi.
İlgili olduğu ders: Tarih 10
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)