Tarih Biliminin Metodu

TARİH BİLİMİNİN YÖNTEMİ:
– Sosyal bir bilim olan tarih geçmişte yaşanmış ve bitmiş olayları incelediği için deney yapamaz. 
–Tarihin yöntemi, tarihi olayları inceleyerek anlamak ve açıklamaktır. 
– Tarihi olaylar hakkında doğru bilgi edinmek ise ancak o dönemden kalan veya olaya tanıklık edebilecek belge ve bulguların değerlendirilmesi ile mümkündür. Bu değerlendirmede sistematik bir yöntem izlenir.
a) Tarama (Kaynak arama)
– Tarihi bilgilerin doğru ve güvenilir olması için tarihi olaylarla ilgili kaynaklara 
başvurmak gerekmektedir. 
– Tarihi bir olayla ilgili bilgi veren her türlü belge kaynak olarak kabul edilir. 
Tarihin kaynakları, birbirinden farklı niteliklere ve özelliklere sahiptir. 
– Kaynaklar, oluştuğu döneme ve tarihçinin kullanım önceliğine göre iki gruba ayrılır:

Tarih Yazıcılığı

TARİH YAZICILIĞI
1. GELİŞİMİ:
– İnsanlar, çeşitli alanlarda edindikleri tecrübeleri gelecek nesillere aktarma 
ihtiyacı duymuştur. Bundan dolayı kendileri ile ilgili çeşitli konuları yazılı hale 
getirmişlerdir. Hititlerde anallar (yıllıklar), Göktürklerde kitabeler, Osmanlılarda 
vakayinameler, Ruslarda kronikler, tarih yazıcılığına örnek gösterilebilir.
– Tarih yazıcılığı insanların ihtiyaçlarına, beklentilerine, dönemin siyasi, sos-
yal, ekonomik, kültürel özelliklerine göre değişkenlik göstermiştir. Bunun 
sonucunda farklı tarih yazım ve kuramları ortaya çıkmıştır. 
– Geçmişten günümüze tarih yazım çeşitleri şunlardır:

Preveze Deniz Zaferi

 İDRİS BOSTAN

Osmanlı donanması ile müttefik Haçlı donanması arasında 4 Cemâziyelevvel 945’te (28 Eylül 1538) meydana gelen Preveze Deniz Muharebesi, Akdeniz’de Osmanlı hâkimiyetini kesin olarak belirlemesi bakımından büyük öneme sahiptir. Kanûnî Sultan Süleyman’ın 944’te (1537) Pulya ve Korfu üzerine düzenlediği seferin sonuçsuz kalmasına rağmen Barbaros Hayreddin Paşa’nın dönüşte Kiklad adalarını ve Nakşa Dukalığı ile birlikte bazı Sporad adalarına ele geçirmesi Osmanlılar’ın yeni hedefleri açısından belirleyici olmuştur. Osmanlılar’ın Ege ve Adriyatik’teki Venedik adalarına ve topraklarına yönelik faaliyetleri karşısında Papa III. Paolo’nun öncülüğünde Şubat 1538’de hıristiyan devletleri arasında denizlerdeki hâkimiyet mücadelesini kazanmak ve Osmanlılar’ı Akdeniz’den uzaklaştırmak amacıyla bir ittifak yapıldı.