Dersimiz Tarih

24 Kasım 2024 Pazar

TÜRKİYE'NİN II.DÜNYA SAVAŞINDAKİ TUTUMU

 TÜRKİYE'NİN SAVAŞTAKİ TUTUMU


 

 II. Dünya Savaşı daha başlamadan önce Türkiye gerekli hazırlıkları yapmıştı. Savaş başladığında tarafsız kalan Türkiye her an savaşa girecekmiş gibi hazırlık yaparken savaşın dışında kalabilmek için de dikkatli bir politika izledi. Her iki taraf da Türkiye'yi yanlarına çekmek için baskı yapıyorlardı. Almanya'nın Balkanlara dayanması Türkiye'de ciddi tedirginlik doğurdu. Alman tehdidine karşı sınıra yığınak yapan Türk ordusu teyakkuza geçirilirken siyasi çözüm arayışları hızlandı. Ankara'da yapılan Türk-Alman görüşmeleri sonucunda bir saldırmazlık antlaşması imzalandı. Antlaşma ile Almanya Türkiye'ye saldırmama garantisi verdi. Türkiye de tarafsız kalacağı garantisini verdi. Diğer taraftan Müttefikler de sürekli Türkiye'yi yanlarında savaşa sokmak için baskı yapıyorlardı. Türkiye buna karşılık   askeri yetersizliği gündeme getirmiş ve zaman kazanmaya çalışmıştır. Türkiye Balkanlar’da gerçekleştirilecek bir harekata katılabileceğini bildirmiştir.  Bunun için  Churchill ile İnönü, 1943’te, Adana’da buluşarak bir takım görüşmelerde bulunmuşlardır. 1943’te, Churchill, Roosevelt ve İnönü’nün katılımları ile Kahire Konferansı yapılmıştır. İnönü ise gerekli hazırlık ve yardımın gerçekleştirilmesi durumunda, savaşa girilebileceği hususunda ilk kez yeşil ışık yakmıştır. İngiltere ve ABD Dışişlerinin arka arkaya vermiş oldukları notalar sonucunda, Türkiye Almanya’ya yaptığı krom sevkiyatını 21 Nisan 1941’de durdurmuştur ve 2 Ağustos 1944’te Almanya ile ilişkilerini kesmiştir. Ancak bunu yaparken de, İngiltere ve ABD’den, savaş sonrası barış konferansında tam bir müttefik işlemi göreceğine dair güvence aldı. Savaşın bitimine yakın 23 Şubat 1945'te Türkiye, Japonya ve Almanya'ya savaş ilan etti. Bu tarihte savaşın sonucu belirmişti. Demokratik Avrupa devletleri ile birlikte hareket etme düşüncesi ve Birleşmiş Milletlere üye olma fikri, Türkiye'nin savaşa girmesinde etkili olmuştur. Bu durum, Türkiye'de savaştan sonra çok partili bir rejime geçilmesinde de etkili olmuştur.

II.Dünya Savaşı'nın Sanata Etkisi

 II. Dünya Savaşı sonrasında Batı Avrupa’nın kültürel yaşamı; politik liberalizm, kitle iletişiminde özellikle de televizyonda gerçekleşen büyük ilerleme ve Amerika’dan yapılan sarsıcı boyutlardaki ithalatla belirlendi. Yaşanan etki geleneksel sınırlamaların gevşemesiyle bir dereceye kadar ulusal özelliklerin çözülüşü olarak görüldü. 

Sinema

 II. Dünya Savaşı 7. sanat olarak gelişen sinemada birçok değişikliğe yol açtı. ABD ve Avrupa’da başlayan savaş karşıtı hareketler sinemada kendini hissettirdi. Sinemada asıl önemli değişim  ile oldu. Bu durum özellikle ulusal bilincin uyandığı, bağımsızlığını kazanan ülkelerde  ulusal okulların ortaya çıkışı ile gerçekleşti. İtalya, Polonya, Çekoslovakya, Macaristan, Romanya ve Bulgaristan’da ulusal filmler çekilip seyircilere sunuldu.

Alman Savaş Doktrini Blitzkrieg (Yıldırım Harbi)

 Blitzkrieg ya da yıldırım harbi, II. Dünya Savaşı sırasında Almanların temel savaş doktrinidir. Doktrinin amacı hızlı ve ani saldırılarla, düşmanın düzenli bir savunma kurmasını engelleyip sonra da hızlı bir şekilde yok etmektir. I. Dünya Savaşı'nda uygulanan siper savaşı yöntemine karşı geliştirilmiştir. Tankların, uçakların ve zehirli gazların gelişmesiyle siper savaşları terk edilmeye başlanmış, daha çok hareketli savunmaya geçilmiştir. Almanların bütün savaş araçları bu doktrin üzerine üretilmiştir.

Blitzkrieg doktrinin başarılı olabilmesi için dört önemli koşul vardı: iyi arazi, iyi hava desteği, iyi lojistik ve iyi eş güdüm. II. Dünya Savaşı'nda Almanların SSCB'yi işgal girişiminde Sovyet coğrafyasının yazları yoğun tozlu stepleri, kışları ise aşırı soğuk ve çamurlu oluşu, lojistik desteğin de sıkıntılı olması yüzünden başarısız olan doktrin, Batı Cephesi'nde ise hava üstünlüğünün kaybedilmesi ve eş güdümün azalması yüzünden başarısız olmuştur.

İkinci Dünya Savaşındaki Askeri ve Teknolojik Gelişmeler

 Teknoloji, İkinci Dünya Savaşı'nda önemli bir rol oynadı. Savaş sırasında kullanılan teknolojilerin bazıları 1920'ler ve 1930'ların iki savaş arası yıllarında geliştirildi, çoğu savaş sırasında ihtiyaçlara ve öğrenilen derslere göre geliştirildi, diğerleri ise savaş sona erdiğinde geliştirilmeye başlandı. Pek çok savaşın günlük yaşamımızda kullandığımız teknolojiler üzerinde büyük etkileri oldu ancak Teknoloji aynı zamanda II. Dünya Savaşı'nın yürütülmesinde tarihteki diğer savaşlardan daha büyük bir rol oynadı ve sonuçlarında kritik bir rol oynadı.

Pek çok teknoloji türü askeri kullanım için geliştirilmiştir ve aşağıdakiler de dahil olmak üzere çeşitli alanlarda büyük gelişmeler meydana gelmiştir:

  • Silahlar: gemiler, araçlar, denizaltılar, uçaklar, tanklar, toplar, hafif silahlar; ve biyolojik, kimyasal ve atom silahları
  • Lojistik destek: Askerlerin ve malzemelerin taşınması için gerekli olan tren, kamyon, tank, gemi ve uçak gibi araçlar
  • İletişim ve istihbarat: uzaktan algılama, navigasyon, iletişim, kriptografi ve casusluk için kullanılan cihazlar
  • Tıp: cerrahi yenilikler, kimyasal ilaçlar ve teknikler
  • Roketçilik: güdümlü füzeler, orta menzilli balistik füzeler ve otomatik uçaklar.

Tarım Devriminin Eski Çağa Etkileri

 Yeryüzünde bugün Yapay Zeka (AI) seviyesine ulaşan medeniyet bir anda ortaya çıkmış değildir. İnsanoğlunun binlerce yıllık çabasının değişik medeniyetlerin bugünlere ulaşmamızda bariz bir etkisi olduğu açıktır.

Tarihçilerin benimsedikleri teoriye göre yeryüzünde önce Eski Çağ yaşanmıştır. Kabul edilen bu görüşe göre insanlar aşağıdaki şekilde gelişim sağladılar.

 1. Akıllarını ve ellerini kullandılar.

2.Bu sayede önce kaba taş aletler yaptılar.

3.Aletler geliştirirken yeryüzünde bulunan meyveleri ve sebzeleri de toplayıp yediler.

4.Yedikleri meyvelerin ve sebzelerin tohumlarını çıkardılar ve onları ekmeye başladılar. Böylece yeryüzünde tarım devrimi başladı.

5.Tarım devriminin başlamasıyla insanlar göçebe avcılık toplayıcılıktan yerleşik hayata geçtiler. Yerleşik hayata  geçilmesiyle yeryüzünde medeniyet ilerlemeye başladı , nesilden nesile aktarılarak ilerleyip bugüne ulaştı.

18 Kasım 2024 Pazartesi

LGS Sınav Örnek Soru Kitapçıkları

2024-2025 eğitim öğretim yılında sınavla öğrenci alacak ortaöğretim kurumlarına ilişkin merkezî sınava yönelik yeni örnek soru kitapçıkları öğrencilerin erişimine açıldı.

Örnek soru kitapçıklarında
✅Türkçe, matematik, fen bilimleri alanlarından onar soru;
✅T.C. inkılap tarihi ve Atatürkçülük, din kültürü ve ahlak bilgisi ile İngilizce alanlarından ise beşer soru olmak üzere toplam 45 soru yer aldı.

Örnek sorular ve çözüm videoları için⤵️
meb.ai/yPRxPu

17 Kasım 2024 Pazar

IMF Tarihi

 


Uluslararası Para Fonu, (İngilizceInternational Monetary FundIMF) küresel finansal düzeni takip etmek, borsadöviz kurları, ödeme planları gibi konularda denetim ve organizasyon yapmak, aynı zamanda teknik ve finansal destek sağlamak gibi görevleri bulunan uluslararası bir organizasyondur.

1944 yılında ABD'nin New Hampshire eyaletindeki Bretton Woods'ta kurulan ve 1947'de fiilen çalışmaya başlayan milletlerarası ekonomik meselelerle uğraşan bir teşkilattır. IMF "küresel para iş birliği, finansal istikrarı sağlamak, uluslararası ticareti kolaylaştırmak, yüksek istihdam ve sürdürülebilir ekonomik büyümeyi teşvik ve dünya çapında yoksulluğu azaltmayı teşvik etmek için çalışan, 189[1] ülkenin üye olduğu organizasyondur.

Kuruluşun belirtilen hedeflerinde, ödemeler dengesi ihtiyaçlarını karşılamak için üye ülkelerin mali kaynaklarını kullanılabilir hale getirmek de dahil olmak üzere uluslararası ekonomik iş birliği, uluslararası ticaret, istihdam ve döviz kuru istikrarını teşvik edilmesi olarak tanımlanmaktadır. IMF'nin merkezi ABD'de, Washington, DC'de bulunmaktadır.

Birleşmiş Milletler Teşkilatının Kısa Tarihi

 



BM’nin Kuruluşu, Amacı, BM’ye Üye Ülkeler

Birleşmiş Milletler (BM) örgütünün kurulması çalışmaları II. Dünya Savaşı sırasında, dönemin ABD Başkanı Roosevelt ile İngiltere Başbakanı Churchil'in 14 Ağustos 1941 tarihli Atlantik Bildirisi ile başlamıştır. 1 Ocak 1942'de Sovyet, Amerikan ve İngiliz liderleri, Washington'da "Birleşmiş Milletler Bildirisi"ni imzalamışlardır. 1 Kasım 1943'de Moskova Bildirisi'nin ABD, SSCB, Çin, İngiltere tarafından imzalanmasını müteakip 3-11 Şubat 1943 Yalta Konferansı ile kuruluş süreci tamamlanmıştır.

11 Kasım 2024 Pazartesi

1961 Cumhuriyet Senatosu

 1961 Anayasası'nda göre Cumhuriyet Senatosu üç çeşit üyeden oluşuyordu.

150 adet olan birinci grup üyeler halk tarafından seçiliyordu.

15 adet olan ikinci grup üyeler ise cumhurbaşkanınca seçiliyordu. Bunlar kontenjan senatörü olarak bilinmektedir.

"Tabii Senatörlük" kendi içinde iki gruba ayrılıyorlardı. Bunlardan birincisi Millî Birlik Komitesi başkan ve üyeleriydi. İkincisi ise eski cumhurbaşkanlarıydı.

7 Kasım 2024 Perşembe

Pearl Harbor Baskını

 



Japonya, 1940 yılında Mihver Devletleri ile anlaşıp aynı ittifaka imza atmıştır ve Amerika ile Japonya arasında Pasifik’te yaşanan çıkar çatışmaları mevcuttu. Bundan dolayı da Japonya, bölgede Amerika karşıtı bir politika izliyordu ve Amerika’da buna karşılık olarak Japonya’ya birtakım ekonomik ambargolar uyguluyordu.

4 Kasım 2024 Pazartesi

Bakanımız Yusuf Tekin'in Uzman Öğretmenlik ve Başöğretmenlik Süreci Açıklaması

 MİLLİ EĞİTİM BAKANI YUSUF TEKİN:


(Uzman ve Başöğretmenlik Süreci Hakkında)


MEB


-1Ocak 2025 itibariyle tüm eğitimler Milli Eğitim Akademisi üzerinden yürüyecek.


- Sadece o değil sınavı da kaldırdık. Müsteşarken de söylüyordum, 20 yıllık bir öğretmeni test sınavına almak olmaz.


- Ben bunu kendi adıma doğru bulmadığımı söylüyordum. Dolayısıyla sınavı da kaldırmış olduk.


- Onun yerine bir eğitim paketi hazırlıyor arkadaşlar.


- Bunun bir kısmı internet üzerinden bir kısmı yüz yüze olacak.


- Yüz yüze olan kısımların oranı üzerine ilgili genel müdürlük şu an çalışıyor. Büyük çoğunluğu internet üzerinden olacak.


- 400 bine yakın öğretmenimiz uzman ve başöğretmen unvanı almış olacak.


- Onların eğitimleri de ona göre takvime yerleştirilecek

3 Kasım 2024 Pazar

1.Balkan Savaşının Kaybedilmesinin Sebepleri

Osmanlı'nın savaşı kaybetme nedenleri

  • Trablusgarp Savaşı'nın çıkması (1911),
  • Balkanlarda bir karışıklığın meydana gelmeyeceği fikriyle bölgeden, 200 taburluk (75.000 askerlik) bir kuvvetin terhis ettirilmesi,
  • Ordunun teçhizatının düşman güçlerden çok daha üstün olmasına rağmen birliklerin sabotaj ve baskınlara açık ileri mevkilerde mevzilendirilmesi,
  • Sırbistan'ın, Almanya'dan satın aldığı ağır silahların Selanik Limanı üzerinden geçirilmesine şaşırtıcı bir biçimde izin verilmiş olması ve dolayısıyla Balkan Devletleri'nin silahlanması hususunda kayıtsız kalınması,
  • Askerlikle politikanın, birbiri içine dahil edilmesi neticesinde İttihat ve Terakki Fırkası ile Hürriyet ve İtilaf Fırkası mensubu subay ve generallerin, sırf siyasi görüş farklılıkları sebebiyle birbirine yardımdan yüz çevirmesi.

25 Ekim 2024 Cuma

Meb Öğrenci Bursu Nasıl Alınır

 İlk defa IOKBS burs almaya hak kazanan öğrenciler ekim ayı içerisinde en yakın PTT şubesine velisi ile giderek kimlik karşılığında PTT Kart alabileceklerdir. Burs odemeleri kartlarına aktarılacaktır. Kartlarını alan öğrenciler aldığına dair bilgiyi okul idaresine vermelidir.

21 Ekim 2024 Pazartesi

Mehter Marşı Tarihi

 


İlk "mehter"in , Selçuklu Sultanı III. Alaeddin Keykubat tarafından yeni kurulan devleti selamlayan bir mektupla birlikte hediye olarak Osman I'e gönderilmiştir . O tarihten itibaren her gün ikindi namazından sonra; "mehter" Osmanlı hükümdarı için çalınırdı. Günümüzde bile kullanılan türden askeri bando kavramı, 16. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu'ndan ödünç alınmaya başlandı. Mehteranla ilişkilendirilen ses, Joseph Haydn , Wolfgang Amadeus Mozart ve Ludwig van Beethoven gibi bestecilerin mehter müziğinden esinlenen veya onu taklit etmek üzere tasarlanmış besteler yazmasıyla Avrupa klasik müziğini de etkilemiştir . 

1826'da, bandoların çekirdeğini oluşturan Yeniçeri Ocağı'nın Sultan II. Mahmud tarafından kaldırılmasının ardından mehter müziği gözden düştü .Artık Yerli milli Mehter yerine batıdan ödünç Padişah marşları bestelenip çalınmaya başlandı. Bunu takiben, 19. yüzyılın ortalarında ve sonlarında, tür Osmanlı İmparatorluğu ile birlikte gerilemeye başladı. 1911'de, imparatorluk çökmeye başladığında, İstanbul'daki askeri müze müdürü geleneğin oldukça başarılı bir şekilde yeniden canlandırılmasına çalıştı ve 1953'te  DemokratSParti iktidarında Sultan II. Mehmed'in güçlerinin İstanbul'u fethinin 500. yıl dönümünü kutlamak amacıyla - gelenek Türk Silahlı Kuvvetleri'nin bir bandosu olarak tamamen restore edildi .

Günümüzde mehterin müziği büyük ölçüde törenseldir ve birçok Türk tarafından kahramanlığın heyecan verici bir örneği ve Türkiye'nin tarihi geçmişinin bir hatırlatıcısı olarak kabul edilir. Ancak onlar tarafından icra edilen parçaların çoğu daha yeni bestelerdir.

Günümüzde Silahlı Kuvvetler Mehter Bölüğü , Türk Silahlı Kuvvetleri'nin geleneksel orkestrasıdır ve İstanbul'daki Askeri Müze'de ve bazı devlet törenlerinde düzenli olarak performans sergilemektedir . Ayrıca Kültür Bakanlığı İstanbul Tarihi Müzik Topluluğu da bulunmaktadır.Bunlardan. başka çeşitli şehirlerde mehter müziği icracıları bulunmaktadır.