Avrupa Tarihi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Avrupa Tarihi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

20 Nisan 2020 Pazartesi

Baltalimanı Ticaret Sözleşmesi





İngiltere, Fransa'yı Napoleon Savaşları'nda yendikten sonra Avrupa'da rakipsiz hale gelince sanayii devrimini yaşamakta olan diğer Avrupa ülkeleri, aldıkları önlemlerle İngiliz mallarının kendi pazarlarına girmesini engellemiştir. İngiltere bunun üzerine Avrupa dışındaki dünyaya yönelmiştir.

13 Nisan 2020 Pazartesi

El Emeğinden Makineleşmeye



Avrupa feodal yapıdan kurtulduktan sonra Sanayii Devrimini gerçekleştirmiştir.
Bunun sonucunda  kaybolan : el emeğine dayalı üretim (Burda köylüler yün ve pamuğu eğirerek ip yapar, iplerde evlerde bulunan basit  tezgahlarda kumaş haline getirilirdi.)
1716'da ipek bükmek için çıkrık bulundu.
1733'de dokuma mekiği bulundu.
1784'de dokuma tezgahı geliştirildi.
El çıkrığının yerini enerjiyle çalışan iplik makineleri aldı.

7 Nisan 2020 Salı

Atlantik Ülkelerinin Akdeniz’e Nüfuz Etme Çabaları

1.Tunus Mücadelesi /Osmanlı-İspanya Mücadelesi
Osmanlı Devleti ile İspanya arasında Tunus üzerinde hakimiyet kurma mücadelesi yaklaşık kırk yıl sürdü. Ancak bu mücadele Osmanlı Devleti’nin Tunus’a hakim olmasıyla sonuçlandı (1574). İki taraf arasında yapılan anlaşmalardan sonra Akdeniz’den ümidini kesen İspanya, yönünü başka bölgelere çevirmek zorunda kaldı.

27 Mart 2020 Cuma

Avrupa'nın Salgınlar Tarihinden Bir Sayfa: Kara Ölüm /Büyük Veba Salgını

COVİD-19 Resmi Bilgi Portalı

Avrupa tarihi pek çok salgın görmüştür. Avrupa'da salgın hastalıkların Avrupa'ya her yeni nesille geri döndüğü düşünülür. Bunların arasında 1629-1631 yıllarında gerçekleşen İtalya salgını, Büyük Londra Salgını (1665-1666), Büyük Viyana Salgını (1679), Büyük Marsilya Salgını (1720-1722) ve son olarak da 1771 Moskova salgını bu salgınlardandır. Muhtemelen Avrupalı tarihçiler Avrupa Salgınlar Tarihi şeklinde araştırmalar da yapmışlardır. Bugün sizlere o salgınlar içinde belki en acımasızı olan Büyük Veba Salgınından bahsedeceğim.

23 Şubat 2020 Pazar

Fransız İhtilali’nin İmparatorluklara Etkisi

Fransız İhtilali sonrasına meydana gelen İhtilal savaşlarıyla farklı milletler arasında milliyetçilik ve hürriyet fikirleri yayılmış ve bu milletler bağlı oldukları devletlere karşı ayaklanmaya başlamıştır. Fransız İhtilali ile or­taya çıkan bu fikirler; Avusturya-Macaristan, Rusya ve Osmanlı Devleti’nin sosyal ve siyasi hayatlarını etkilemiştir.

3 Şubat 2020 Pazartesi

Avrupa'da II. Dünya Savaşı (Özetlenmiş Makale)

II. Dünya Savaşı, dünya çapında tahminen 55 milyon ölümle sonuçlandı. Tarihteki en büyük ve en yıkıcı savaştı. II. Dünya Savaşı, 1 Ekim 1939’da Almanya’nın Polonya’yı işgal etmesiyle başladı.

2 Şubat 2020 Pazar

Okuma Parçası Süveyş Kanalı'nın Tarihi

1869 yılında 163 km. uzunluğunda ve 75-125 m. arasında değişen genişlikte açılan kanal adını,
Kızıldeniz’in kuzey kıyısında Mısır’ın önemli bir liman şehri olan ve tarihte Kulzüm adıyla bilinen eski şehrin güneyindeki Süveyş’ten (Suveys / Suez) alır. Süveyş daha çok, o civarda bulunan su kuyuları sebebiyle hacıların deniz yolculuğuna başlamadan önce konakladıkları bir yerdi (TSMA, nr. E. 3945).

16 Ocak 2020 Perşembe

I.Dünya Savaşı Öncesinde Devletlerarası Bloklaşma


#bloklaşma  #1.dunyasavasi #tarih #avrupatarihi  #dunyatarihi
1870'ten sonra Avrupa'da artan nüfus, sürekli gelişen endüstriyel güç ve savaş teknolojisi gücün belirleyici unsurlarından oldu.

İtalya ve Almanya'nın Siyasi Birliklerinin Kurulması


İtalya, Avrupa’da siyasi birliğini geç tamamlayan devletlerden biri olmuştur. Bir kısmı Avusturya’nın işgali altında olan İtalya’da Piyemonte, en kuvvetli devlet olarak dikkat çekmiştir. Siyasi birliğini sağlamak için dış desteğe ihtiyaç duyan Piyemonte, Kırım Savaşı’na katılmıştır.

1 Kasım 2019 Cuma

Yeniçağ Avrupa Tarihi

Coğrafi Keşifler

Siyasal Nedenler

Feodalitenin yıkılmasından sonra Avrupa’da güçlenen krallar, ticari alanda birbiriyle mücadeleye başladılar. Orta Avrupa ülkeleri arasında mücadeleler devam ederken, Batı Avrupa ülkeleri ise, mücadelelerini daha çok deniz aşırı alanlarda yoğunlaştırmışlardı. Amaçları; Çin ve Hindistan gibi zengin ülkelere ulaşmak ve buralardan alacakları malları Avrupa’ya taşımaktı. Avrupalı krallar dışarıdan gelen malların kontrolünü ele geçirerek zenginleşmeyi amaçlıyordu. Bu nedenle Portekizliler ve İspanyollar yeni yolların bulunması için denizcileri desteklemişlerdir.
Jeopolitik Nedenler
XV. ve XVI. yüzyıllarda Osmanlı İmparatorluğu İpek ve Baharat Yollarının sona erdiği limanları ele geçirmişti. Osmanlı İmparatorluğu’nun amacı, doğudan gelen ticaret yollarına hakim olarak Avrupa devletlerini ekonomik yönden kendisine bağımlı hale getirmekti. Osmanlı İmparatorluğu’nun Karadeniz ve Akdeniz’i Türk gölü haline getirmesi, Avrupa ülkelerini Akdeniz ticaretinden uzaklaştırarak Akdeniz’in batısına itmesi ve Kuzey Afrika’yı ele geçirmesi Avrupa ülkelerini yeni egemenlik alanları ve ticaret sahaları bulmaya zorlamıştır. Bu nedenle Avrupalılar yeni yollar ve zenginlik kaynakları aramaya başlamışlardır.
Sosyo – Ekonomik Nedenler
  • XV. yüzyılın ikinci yarısında Avrupa’da ticaret gelişmiş, yeni pazar ve hammadde kaynaklarına ihtiyaç duyulmuştur. Ticaretin gelişmesi paranın esası olan altın ve gümüş gibi değerli madenlere ihtiyacı artırmıştır. Bu durum fiyatları düşürmüştür. Avrupalılar bu sorunu çözmek için değerli madenlerin bol bulunduğu Asya ve Afrika’ya ulaşmayı amaçlamışlardır.
  • Uzak Doğu’dan Avrupa’ya gelen ipek, baharat, inci, porselen, fildişi ve kumaş gibi mallar İpek ve Baharat Yollarıyla ulaşıyordu. Bu yollara Venediklilerin, Mısırlıların ve Türklerin hakim olması maliyetleri artırıyordu. Ayrıca, sık sık çıkan savaşlar nedeniyle yollar kapanıyor ve mal akımı kesintiye uğruyordu. Bu nedenler yeni zenginlik kaynakları arayan Avrupalı devletleri Uzak Doğu’ya ulaşabilmek için yeni yollar aramaya yöneltmiştir.
  • Avrupalılar Doğu’nun zenginliklerine ulaşmayı amaçlamanın yanında Hristiyanlık dinini Avrupa dışında yaymayı da hedeflemişlerdir.

Coğrafi Keşiflerin Sonuçları

Sosyal ve Ekonomik Sonuçlar
  • Yeni ticaret yolları bulunmuş, İpek ve Baharat Yolları önemini kaybetmiştir. Bu gelişmeler sonucunda Akdeniz limanları ve ticareti önemini kaybederken Atlas Okyanusu limanlarının önemi artmıştır.
  • Yeni keşfedilen yerlerden Avrupa’ya bol miktarda değerli maden taşınmıştır. Bu durum Avrupa’da temel zenginlik ölçüsü olan toprağın yerini altın ve gümüşün almasına neden olmuştur.
  • Avrupalılar ekonomik yönden zenginleşmişlerdir.
  • Kara ticaret yolları deniz ticaret yollarıyla rekabet edememiştir.
  • Uluslar arası ticaret faaliyetleri gelişmiştir. Avrupa’da ticaretle uğraşan burjuva sınıfı zenginleşmiş ve soyluların topraklarına sahip olmuşlardır. Böylece, siyasal denge bozulmaya başlamıştır.
  • Avrupa’dan keşfedilen yerlere göçler olmuştur.
  • Keşfedilen yerlerde sömürgeler kurularak zenginlik kaynakları Avrupalılar tarafından yağmalanmıştır. Ayrıca, Avrupa ürünleri yeni pazarlar bulmuş ve daha sonra gerçekleşecek Sanayi İnkılabı’na ortam hazırlanmıştır.
  • Uzak sömürgelerden malların deniz yoluyla getirilmesi, Avrupa’daki liman şehirlerinin önemini artırmıştır. Bunun sonucunda şehirleşme faaliyetleri ve şehirlerin nüfusları artmıştır. Şehirleşme yeni sosyal grupların doğmasına, hayat seviyesinin yükselmesine ve yaşam tarzının değişmesine neden olmuştur.
  • Keşfedilen ülkelerin halkları ya soykırıma kurban gitmiş, ya da köleleştirilmiştir. Keşiflerden sonra köle ticareti artmıştır.
Siyasal Sonuçlar
  • Yeni keşfedilen topraklar, keşifleri yapan devletlerin kendi malları haline gelmiş ve buralarda sömürge imparatorlukları kurulmuştur.
  • Avrupalı devletler arasında sömürge rekabetinden dolayı savaşlar çıkmıştır. Sömürgeci Avrupa devletleri diğer devletlere siyasal ve ekonomik alanlarda üstünlük sağlamışlardır.
  • Zenginleşen Avrupalı krallar savaş sanayisine daha fazla yatırım yapmaya başlamışlardır.
  • Okyanuslara açılacak durumda olmayan Osmanlı İmparatorluğu, tartışmasız durumdaki siyasal üstünlüğünü daha donanımlı ordu ve donanmaya sahip olan Avrupa devletleri karşısında kaybetmeye başlamıştır.
Bilimsel ve Kültürel Sonuçlar
  • Yeni kıtalar, ırklar, uygarlıklar, hayvanlar ve bitkiler tanınmış, insanlarda merak ve araştırma isteği artmıştır.
  • Avrupa’nın bilim ve düşünce hayatında önemli değişiklikler meydana gelmiştir. Keşiflerin etkisiyle Avrupa’da gelişmeleri engelleyen durumları ortadan kaldıran Rönesans ve Reform hareketleri başlamıştır.
  • Kıtalar arası ticaret ve taşımacılık sayesinde zenginleşen Avrupalılar yeni bir hayat tarzı benimsediler. Bunlar kültür ve sanat faaliyetlerini destekleyerek gelişmesini sağlamışlardır.
    Yeni keşfedilen yerlerdeki uygarlıklar söndürülmüştür.

Rönesans Hareketleri

Rönesans’ın başlamasında;
  • Kâğıdın ucuzlaması ve matbaanın kullanımının artmasıyla yeni buluş ve düşüncelerin geniş alanlara yayılması
  • Avrupa’daki kültür ve sanat faaliyetlerini destekleyen, bilim adamları ve sanatkarları koruyan varlıklı kişilerin ortaya çıkması
  • Eski Yunan ve Roma’ya ait edebiyat, felsefe, bilim ve sanat eserlerinin incelenmesi ve bunların akademilerde okutulması
  • Avrupalıların İspanya’daki Endülüs Emevi Devleti ve Sicilya aracılığı ile İslâm uygarlığını tanıması
    Coğrafi Keşiflerle Avrupa halkının zenginleşmesi ve yaşam seviyesinin yükselmesi
etkili olmuştur.

Rönesans’ın Sonuçları

  • Avrupa’da hür düşünce ve yeni bir sanat anlayışı ortaya çıkmıştır.
  • Avrupa’da bilim alanında deney ve gözleme dayanan pozitif düşünce yayılmış ve skolastik düşünce yıkılmıştır.
  • Hümanistler insanı ve doğayı konu alan, insanın ön plana çıktığı eserler ortaya koymuşlardır.
  • Avrupa’da eğitim – öğretim faaliyetlerine önem verilmiştir.
  • Bilimsel alandaki çalışmalar endüstrinin gelişmesine ortam hazırlamıştır.
  • Avrupa’da soylularla halk arasındaki ekonomik, sosyal ve kültürel alanlardaki çelişkiler artmıştır.
  • Pozitif düşüncenin gelişmesiyle Hristiyanlık dininin kutsal kitabı İncil ve din adamları eleştirilmiştir. Bunun sonucunda Avrupa’da Reform hareketleri başlamış ve kilisenin gücü azalmıştır.

Reform Hareketleri

Avrupa’da Reform hareketlerinin başlamasında;
  • Bozulan Katolik Kilisesi’nin bazı zümrelerin çıkarlarına uygun hareket etmesi ve dini ticarete alet ederek Endüljans adlı af belgesi sayesinde zenginleşmesi
  • Hümanizm sayesinde Hristiyanlığın kaynaklarına inilerek temel ilkelerin ortaya çıkarılması
  • Kağıt ve matbaa sayesinde iletişimin gelişmesi
  • Rönesans döneminde yetişen özgür düşünceli aydınların Katolik Kilisesi’ni tenkid etmeleri
  • Dinî kitapların ulusal dillere çevrilmesi ve matbaa sayesinde bol miktarda basılması
etkili olmuştur.

Reform’un Sonuçları

  • Avrupa’da mezhep birliği parçalanmıştır. Katolik ve Ortodoks mezhepleri yanında Protestan, Kalvenizm ve Anglikanizm mezhepleri ortaya çıkmıştır.
  • Papa ve din adamları saygınlıklarını kaybetmişlerdir. Katolik Kilisesi yeni düzenlemeler yapmak zorunda kalmıştır.
  • Eğitim ve öğretim, kilisenin elinden alınarak laik eğitim anlayışı yaygınlaşmıştır.
  • Katolik Kilisesi’nden ayrılan ülkelerde kilisenin topraklarına ve mallarına el konulmuştur.
  • Papa engizisyon mahkemeleriyle Katolik Kilisesi’nin otoritesini devam ettirmeye çalışmıştır.
  • Protestan krallar ve prensler egemen oldukları bölgelerde din işlerinin mutlak hakimi haline gelmiştir.
  • Reform hareketleri sonucunda Avrupa’da oluşan siyasal ayrılıklar, Osmanlıların Avrupa içlerine ilerlemesini kolaylaştırmıştır.
Rönesans ve reform hareketleri Avruba’ da
gelişmeyi önleyen engelleri oratadan kaldırmıştır.
 Avrupa’da yaşanan Reform hareketleri Osmanlı ülkesinde etkili olmamıştır. Osmanlı Devleti, hakimiyeti altında yaşayan Hristiyan halka din ve inanç yönünden geniş haklar tanımıştır. Osmanlı Devleti’nin Hristiyan halkı kilisenin suistimaline karşı koruması mezheplerin ve savaşların çıkmasını engellemiştir

Reform

Reform:XVI. yüzyılda Hristiyanlığın Katolik mezhebinde yapılan bazı düzenlemeler ve değişikliklerdir.
A-Nedenleri
1.Katolik kilisesinin bozulması
2.Endülüjans sorunu (papazların halktan günahlarından kurtulması için para alması)
3.Kağıt ve matbaanın etkisi
4.İncil’in değişik dillere çevrilmesi
5.Rönesans ile doğan özgür düşünce ortamının etkisi
6.Halkın yokluk çekerken katolik din adamlarının lüks içinde yaşaması
B-Gelişimi
Almanyada katolik din adamı Lutherin reform hareketini başlatmaya çalıştığı vakitte Alman Prensleri de Papanın desteği arkasında  olan Kutsal Roma Cermen İmparatorunun  bütün Alman prensliklerini kendi mutlak otoritesine bağlama çalışmalarına  karşı kendi nisbi  (belli bir ölçüde) bağımsızlıklarını korumaya  çalışma  çabaları içindeydiler. İşte bu halde  Alman prensliklerinden Saksonya Lutheri destekledi. Almanya da iki  taraf arasında kanlı çatışmalar  başladı. Bu çatışmalar Alman İmparatoru Şarlkenin 1555 Augsburg (Ogsburg) Barışıyla  protestanlığı serbest bırakmasıyla son buldu.Protestanlık resmen serbest oldu.
Fransada ise Kalvinistlerle Katolik kilisesi arasında mezhep çatışmaları oldu. 1598 Nant Fermanıyla Fransada  Kalvenizm serbest bırakıldı.
İngiltere'de  Kral VIII.Henry bizzat reforma öncülük etti. İngilteredeki  Kiliseyi Katolik kilisesinden ayırarak İngiliz Kraliyet Devletine  bağlayarak Anglikan Kilisesini kurdu.
C-Sonuçları
1.Kilise otoritesi zayıfladı
2.Papaya duyulan güven azaldı
3.Katolik kilisesi kendini yenilemek zorunda kaldı
4.Skolastik düşünce tamamen yıkıldı.
5.Din ve devlet işleri birbirinden ayrıldı.
6.Almanya’da Protestanlık, Fransa’da Kalvenizm, İngiltere’de Anglikan  mezhepleri ortaya çıktı.
7.Laik eğitim kurumları açılmaya başlandı.
8.Mezhep kavgaları başlamıştır.

AVRUPADA REFORM SÜRECİ

1.Augsburg Barışı   1555,Almanya
A.Protestanlık  mezhebi ,resmen Katoliklikten ayrılmış oldu.
B.Protestanlığa tamamen , Kalvinciliğe kısmen özgürlük tanındı.
C.Her bir eyalette tek bir mezhep zorunlu yapıldı.
2.Nantes Fermanı 1598,Fransa
A.Fransa’da Kalvinci Protestanlara mezhep özgürlüğü tanındı.Protestanların yanında Kalvinistlere de tamamen özgürlük tanınması.
B.Fransa’da 1685 Fontainebleau  Fermanıyla Nantes Fermanı kaldırılmıştır.
3.Westphalia  Antlaşması 1648,Almanya
A.Kalvinizm tüm Avrupa’da  resmen tanındı.
B.Halka  yönetene  bağlı olmaksızın mezhep seçme özgürlüğü tanındıà Augsburg Barışının genişletilmesi
C.Laik sistemin başlangıcı olarak kabul edilmektedir.
Augsburg Barışı     Nant Fermanı    Westphalia Barışı
 (Almanya)              (Fransa)                (Avrupa)
  Protestanlık           Kalvinizm              Tam Mezhep Özgürlüğü

Orta Çağ Avrupa Tarihi

Kilise ve Papalık

Ortaçağ’da Katolik Kilisesi siyasal, dinsel ve ekonomik alanlarda güçlenmiştir.
Katolik Kilisesi’nin güçlenmesinde;
  1. Papa’nın Avrupa krallarına taç giydirerek krallıklarını onaylaması
  2. Siyasal yapının parçalanması
  3. Skolastik düşüncenin yaygınlaşması
  4. Kilisenin kişileri dinden çıkarma (aforoz), bir bölgede yaşayanları dinsel faaliyetlerden men etme (enterdi) ve para karşılığında günah çıkarma, cennetten yer satma (endülüjans) yetkileri bulunması  
etkili olmuştur.
Orta çağ’da kurulan devletlerin bir çoğunda hükümdarlar egemenliklerini dine dayandırmışlardır. Ortaya çıkan laik olmayan devlet anlayışında din adamları devlet yönetiminde etkili olmuşlardır.

Fedoalite

Siyasal ve askeri gücü elinde bulunduran, toprağın mülkiyetine veya imtiyazına sahip olan bir senyörler (derebeyler) sınıfı ile bu sınıfa bağımlı köleler sınıfının oluşturduğu idari düzene feodalite denir.
Feodalite Rejiminin Özellikleri
  • Feodalite rejimin kurulmasından sonra Avrupa’da siyasal birlik bozulmuş, küçük yönetim birimleri ortaya çıkmıştır. Derebeylik yönetimi, IX. yüzyılda Fransa’dan bütün Avrupa’ya yayılmış ve bütün Orta çağ boyunca devam etmiştir.
  • Feodalite rejiminde, halk arasında eşitlik yoktu. Avrupa’da halk; soylular, rahipler, burjuvalar ve köylüler diye sınıflara ayrılmıştır. Bu nedenle Orta çağ’da Avrupa’da sosyal adalet sağlanamamıştır.
  • Toprakların mülkiyeti soyluların elinde toplanmıştır. Orta çağ’da kapalı bir ekonomik politika izlendiği için halk sermaye birikimine sahip olamamıştır.

Feodalite Rejiminin Zayıflaması

Derebeylerinin zayıflamasında;
  • Haçlı Seferleri sırasında derebeylerin ölmesi veya ordularını kaybetmesi
  • Barutun ateşli silahlarda kullanılmaya başlanması
  • Avrupa’da sürekli orduların kurulması
  • Yeniçağ başlarında Coğrafi Keşiflerin yapılmasından sonra ticaretin gelişmesi ve tarımsal faaliyetlerin gerilemesi
  • Papa ile krallar arasındaki mücadelenin krallar lehine sonuçlanması
  • gibi gelişmeler etkili olmuştur.
Haçlı Seferleri (1096 – 1270)
Hristiyan Avrupalıların birleşerek XI. yüzyılın sonlarından itibaren Anadolu, Suriye ve Filistin’e düzenledikleri seferlere “Haçlı Seferleri” denir.

1. Haçlı Seferlerinin Nedenleri

a. Dinsel Nedenler
  • Hristiyanların, Müslümanların elinde bulunan kutsal yerleri (Kudüs) geri almak istemeleri
    – X. yüzyılda Fransa’da ortaya çıkan Kluni tarikatının Hristiyanları Müslümanlarla savaşmak için kışkırtması
  • Katolik Kilisesi’nin Ortodoks Kilisesi’ne hakim olmak istemesi
b. Ekonomik Nedenler
  • Açlık ve yoksulluk içinde bulunan Avrupalıların, ekonomik düzeyi yüksek olan Türk ve İslâm ülkelerini ele geçirerek zengin olmak istemeleri
  • Avrupalıların doğudan gelen ticaret yollarına hakim olmak istemeleri
  • Toprak sahibi olamayan soyluların toprak kazanmak için yaptığı çalışmalar
c. Siyasal Nedenler
  • Malazgirt Savaşı’ndan sonra kısa zamanda Anadolu’yu ele geçiren Türkleri durduramayan Bizans İmparatorluğu’nun Avrupalılardan yardım istemesi
  • Avrupalıların doğu ülkelerinde derebeylik sistemini kurmak istemeleri
  • Avrupalıların Türkleri denizlerden ve Ön Asya’dan uzaklaştırmak istemeleri

2. Haçlı Seferlerinin Sonuçları

a. Dinsel Sonuçları
  • Katolik Kilisesi zayıflamış ve din adamlarına olan güven sarsılmıştır.
  • Papa ve kilisenin baskısı kalkınca bilim, edebiyat ve sanat alanlarındaki gelişmeler hızlanmış, skolastik düşünce zayıflamıştır.
  • Avrupa dışında misyonerlikler kurularak Hristiyanlık dini Asya ve Afrika’da yayılmaya çalışılmıştır.
b. Ekonomik Sonuçları
  • Doğu – Batı arasındaki ticaret faaliyetleri gelişmiş ve Akdeniz limanlarının önemi artmıştır.
  • Seferler sırasında gerekli mali desteğin sağlanması için krallıkların İtalya bankerlerinden borç para almaları, bankacılığın gelişmesine ortam hazırlamıştır.
  • Haçlıların deniz yoluyla taşınması gereği gemiciliğin gelişmesinde etkili olmuştur. Ayrıca Avrupalılar kağıt, cam, deri işleme ve dokuma sanayisini öğrenmişlerdir.
  • Anadolu, Suriye ve Filistin’deki şehirler zarara uğramış ve bölgedeki Türk devletleri ekonomik yönden olumsuz etkilenmişlerdir.
c. Siyasal Sonuçları
  • Seferlere katılan derebeylerinin bir kısmı öldü, bir kısmı da ordularını ve eski topraklarını kaybettiler. Bu durum derebeylerinin zayıflamasına, mutlak krallıkların güçlenmesine yol açmıştır.
  • Türklerin batı yönündeki ilerleyişleri bir süre durmuştur. Dolayısıyla Haçlı Seferleri Türklerin Balkanlara geçişini geciktirmiştir.
  • Türklerin elinde bulunan toprakların bir kısmı istilaya uğramış, Batı Anadolu Bizans’ın eline geçmiştir. Türkiye Selçukluları Orta Anadolu’ya çekilmiştir.
  • Türkler, Haçlı saldırılarına karşı İslâm dünyasını korumuşlar, bu durum Türklerin Müslümanların yaşadığı bölgelerde önemini artırmıştır.
d. Sosyal Alandaki Sonuçları
Feodalite rejiminin zayıflaması sonucunda Avrupa’da köylüler yeni haklar elde ettiler. Çiftçilerin sosyal etkinliği artmıştır. Ayrıca ticaret ve sanatla uğraşan burjuva sınıfı zenginleşmiş ve önem kazanmıştır.
e. Bilim ve Teknik Alandaki Sonuçları
  • Avrupalılar Türk ve İslâm dünyasını daha yakından tanıma olanağı bulmuşlardır.
  • Avrupalılar, Müslümanlardan pusula, barut, kağıt, matbaa, şeker, tarçın ve ipek işlemeciliğini öğrenmişlerdir. Avrupalıların bu teknolojik buluşları öğrenmeleri, hayatlarında önemli değişikliklere neden olmuş, Yeniçağ’da Avrupa’nın her alanda ilerlemesine ortam hazırlamıştır.
  • Skolastik düşüncenin yerini özgür düşünce almaya başlamış, halk okulları açılmış, Müslüman bilginlerin eserleri tercüme edilmiştir. Dolayısıyla Avrupa’da kültürel ve bilimsel hayat canlanmıştır.

Magna Charta (Büyük Şart) (1215)

İngiltere’de halkın kişisel haklarının tanındığını belirten ilk siyasal belgedir. 1215 yılında İngiltere Kralı Jan (John) ile soylular arasında imzalanmıştır.
İngiliz demokrasisinin temeli sayılan Magna Charta (Büyük Şart) krala zorla kabul ettirildi.
Bu ferman ile;
  • İngiltere’de kralın yetkileri sınırlandırılmıştır.
  • Anayasa niteliğindeki bu ferman bir süre sonra İngiltere’de parlamento yönetiminin kurulmasına ortam hazırlamıştır. İngiltere Mutlak Krallık yönetiminden Meşruti Krallık yönetimine geçmiştir.
  • İngiltere’de demokratikleşme süreci başlamıştır.

8 Nisan 2019 Pazartesi

Vadi's-seyl Muharebesi

XVI. yüzyılın en önemli meydan savaşlarından biridir. Vadisseyl Muharebesi ve ya Vadiü’l-Mehazin Muharebesi olarak da geçmektedir. Bu savaşta Türkler, Portekiz ordu ve donanmasını kralları ve bütün asilzadeleri ile birlikte yok etmişlerdi. Bu darbe sonunda Portekiz haritadan silinmiş ve büyük devletler arasından ebediyen yok olmuştur.
Meydan savaşı 4 Ağustos 1578’de Kuzey Fas’ta Tanca yakınlarındaki Vâdî’s-Seyl’de geçmiştir. Türk ordu ve donanmasına komuta eden oramiral Ramazan Paşa Tunus beylerbeyisi (genel valisi) ve Cezayir beylerbeyi vekiliydi. (Cezayir beylerbeyi İstanbul’daki kaptan-ı derya Kılıç Ali Paşaydı). Bizzat Kral Dom Sebastiano’nun başkomutanlık ettiği büyük Portekiz ordu ve donanması 80.000 kişilik bir kuvvetle Tanca’ya çıkmıştı. Portekizliler’i en kudretli Hıristiyan hükümdarı olan İspanya Kralı II. Felipe 6.000 atlı ve 50 savaş gemisiyle destekliyordu.
Savaşın sebebi bütün sömürgeleri aralarında bölüşmüş olan iki büyük Avrupa devletinin (İspanya ile Portekiz), Fas Arap İmparatorluğu’nu da sömürgeleştirmek istemesidir. Bu ise Osmanlının Cezayir eyaleti için açık bir tehditti. Büyük devletler arasında sayılan ve Orta Afrika’nın derinliklerine kadar uzanan Fas imparatorluğu Kanuni Sultan Süleyman‘ın son zamanlarında İstanbul’a tabi olmuş fakat bir müddet sonra bu tabilikten ayrılmıştı. Bununla beraber Fas’ta gene de büyük Türk menfaatleri vardı. Kılıç Ali Paşa, Ramazan Paşa’ya Portekizliler’i ne pahasına olursa olsun Afrika’dan kovmak emrini vermişti.
Ramazan Paşa, küçük ordusu ile hızla Tanca’ya yürüdü. Bir kısım Fas birlikleri de kendisine katıldı. 4 Ağustosta derhal düşmana taaruza geçen Türkler Portekizliler’i darmadağın ettiler. 20.000 Portekizli, bu arada kral ve bütün maiyeti savaş alanında can verdi. 40.000 düşman ve 360 top, Türkler’e teslim oldu. Geri kalan 20.000 Portekizli büyük donanmalarına kendilerini zor attılar. Fakat Türk donanması Portekiz donanmasını daha Afrika sularında çevirdi. Yapılan çok şiddetli savaşlar sırasında Portekiz gemilerinin çoğu batırıldı.
Bu darbeden 2 yıl sonra bütün kudreti, ordusu ve donanması mahvolan hanedanı sönen Portekiz Krallığı İspanya’ya katıldı. Tam 80 yıl İspanyol boyunduruğunda yaşadı ve artık büyük devlet olamadı. Fas İmparatorluğu ise ikinci defa Osmanlıya tabi oldu. Osmanlının batı sınırı Atlas Okyanusu’na, Nijer nehrine erişti. 1574’te İstanbul’a gelip III.Murat‘ın huzuruna kabul edilen I. Sultan Abdülmelik yerine Ramazan Paşa, II. Ahmet’i Fas tahtına geçirdi ve durumu Divanı Hümayun’a bildirdi.
İlgili olduğu ders: Tarih 10


8 Nisan 2018 Pazar

Şark Meselesi

Osmanlı Devleti, Avrupalılara göre doğudan gelerek Avrupa’nın ortasına kadar hakim olmayı başarmış bir devlettir. Osmanlı Devleti’nin Avrupalılar için oluşturduğu sorunlar, Avrupalılar için doğu ile ilgili olmuştur. Bu nedenle Osmanlı Devleti ile ilgili sorunlar ‘Doğu Sorunu’ ya da ‘Şark Sorunu’ olarak adlandırılmıştır. 1815 yılında Avrupa’nın merkezi krallıkları arasında toplanan Viyana Kongresi’nde resmen ifade edilen Şark Meselesi, XIX. ve XX. yüzyıllarda Avrupalı Devletlerin Osmanlı Devleti’ne karşı uyguladıkları temel politika olmuştur. Avrupalı Devletler bu proje ile sırasıyla şunları gerçekleştirmek istemişlerdir:
  1.  Türkleri Balkanlar’dan atmak
  2.  İstanbul’u Türkler’den almak
  3. Türkleri Anadolu’dan çıkarmak.
Avrupalı Devletler, bütün bunları, Osmanlı Devleti’nde yaşayan azınlıkların haklarını korumak amacıyla yaptıklarını söylemişlerse de, gerçekleştirdikleri faaliyetler, aslında kendi hakimiyetlerini daha da geliştirmeyi amaçladıklarını açıkça göstermiştir.

Viyana Kongresi ve Meternich Sistemi






VİYANA KONGRESİ




1815 Waterloo Savaşı’nda Napolyon’u yenilgiye uğratan devletler Avrupa’nın geleceğini belirlemek amacıyla “Viyana Kongresi” ni topladılar (1815). Bu kongreye Osmanlı İmparatorluğu hariç bütün Avrupa devletleri katıldı. Bununla beraber; İngiltere, Rusya, Avusturya ve Prusya, Kongreyi yönlendiren devletler oldular. Viyana kongresi’nde, Avrupa devletlerinin sınırları yeniden çizildi. Fakat, sınırların çizilmesinde din, dil, milliyet öğeleri dikkate alınmadı. Bu nedenle Avrupa’da barış ve huzur sağlanamadı. Kongrede alınan kararlara göre:
İngiltere: Malta ve Yedi Yunan adasını aldı.
Rusya: Finlandiya ve Varşova Büyük Dükalığı’nı aldı.
Avusturya: Doğu Galiçya, Lombardia, Venedik, Parma. Modena ve Toskana’yı aldı.
Prusya: Pozen Bölgesi’ni, Saksonya’nın 2/5’sini ve Westfalya’mn büyük bir kısmım aldı.
Ren Konfederasyonu: 38 devletli “Germanya Konfederesyon” haline getirildi.
Belçika – Hollanda: İki ülke birleştirilerek “Peyba” adıyla eni bir krallık kuruldu.
İsveç – Norveç: İki ülke birleştirilerek tek bir krallık haline getirildi

Meternik Sistemi :Avrupa Devletlerinin, Fransız İhtilalinin etkisiyle Avrupa’nın neresinde ayaklanma çıkarsa birlikte hareket ederek ayaklanmaları bastırma kararı aldıkları politikadır. Avusturya Başbakanı Metternich bu politikaya öncülük ettiği için bu adı almıştır.




15 Mart 2018 Perşembe

Okuma Parçası Yüzyıl Savaşları (1337 – 1453)



Yüzyıl Savaşları İngiltere ile Fransa devletleri arasında yapılmıştır. Savaşın nedeni; İngiltere’nin, Fransız topraklarına hakim olmak istemesidir. Aralıklarla iki devlet arasında 116 yıl devam eden savaşlar sırasında Kreys Meydan Muharebesi’nde tarihte ilk defa İngilizler tarafından top kullanılmıştır

Yüzyıl Savaşlarının başlangıcında İngiltere üstünlük sağlamıştır. İngilizlerin birçok Fransız toprağını işgal ederek Orlean’ı kuşattıkları sırada Fransa’da gaipten sesler duyduğunu ve krala yardım etmekle görevlendirildiğini söyleyen Jan Dark ortaya çıktı. Jan Dark Fransızların cesaretini ve savaşı kazanacaklarına olan inançlarını arttırmış ve savaşların gidişatını değiştirmiştir. İngilizlere esir düşen Jan Dark’ın yakılarak öldürülmesi Fransa halkında ulusal heyecana yol açmış ve Yüzyıl Savaşları Fransa’nın üstünlüğüyle sonuçlanmıştır.

Yüzyıl Savaşlarının Sonuçları ve Önemi :

  1. – Fransa’da zayıflayan derebeyleriyle mücadele edilerek kuvvetli bir krallık kurulmuştur. Bu gelişmeler sonucunda derebeylik sistemi kaldırılarak Fransa’da siyasal birlik sağlanmıştır.
  2. – Ulusal duyguların gelişmesine yol açmıştır.
  3. – İngiltere’de Çifte Gül Savaşları adıyla bilinen ve otuz yıl süren iç savaşlar yaşanmıştır (1453 – 1481).
  4. – Osmanlı Devleti’nin Balkanlardaki ilerleyişi kolaylaşmıştır.
  5. – Avrupa’da bir devletin sömürge duruma getirilemeyeceği anlaşılmıştır.
  6. – Top ilk kez 1346 Kresty Savaşı’nda İngilizler tarafından kullanılmıştır.

Okuma Parçası Yedi Yıl Savaşları (1756-1763)


Avusturya Veraset Savaşları sonunda yapılan "Ekslaşapel Antlaşması" Avrupalı devletleri memnun etmemiş; kaybettiklerini geri almak ve sömürgelerini genişletmek amacıyla savaşları yeniden başlatmışlardır. 
Yedi Yıl Savaşları Avrupa'da; Prusya'ya karşı Fransa, Rusya ve İtalyan devletleri arasında gerçekleşirken; Okyanuslarda da İngiltere'ye karşı Fransa, İspanya ve Hollanda arasında geçrekleşmiştir. 
  1. Savaşı kazanan taraflar İngiltere ve Prusya olmuştur. 
  2. Yedi Yıl Savaşları, 1763'de imzalanan Paris ve Huberttusburg Antlaşmaları ile sonuçlandı. 
  3. İngiltere, Paris Antlaşması ile Fransa, İspanya ve Hollanda'dan geniş sömürgeler elde edip dünyanın en güçlü sömürge imparatorluğu durumuna geldi. 
  4. Huberttusburg Antlaşması ile de Prusya, Avrupa'nın en güçlü kara devleti haline geldi. 

11 Mart 2018 Pazar

19.Yüzyıl Başlarında Avrupa


A.İngiltere

  1. 19. yüzyılın en güçlü devleti,üzerinde güneş batmayan imparatorluk.
  2. Meşrutiyet (krallı parlamenter sistem).
  3. Fransa ile birlikte milliyetçilik fikrini destekliyordu. 

B.Fransa

  1. Osmanlı topraklarına yönelik sömürgeci politikalar besliyordu.
  2. 1830 İhtilaliyle meşrutiyet yönetimine geçildi. Zenginlere oy kullanma hakkı verildi.
  3. 1848 ihtilaliyle  ikinci cumhuriyet ilan edilmiş, herkese oy kullanma hakkı verilmişti.

C.Avusturya

1.Fransız ihtilalinin milliyetçilik ilkesinin tehdidi altında 
( Prusya'nın Alman birliği, Rusya'nın Panslavizm , diğer milliyetçilikler)

D.Rusya

  1. Sıcak denizlere açılma politikası
  2. Orta-Asya'daki Türk-İslam ülkelerinde yayılma politikaları

E.Osmanlı Devleti

  1. İç ve dış meseleler
  2. Denge politikası 
  3. Çok geniş sınırlar
  4. Sömürgeci Avrupalı devletlerin iştahı

4 Mart 2018 Pazar

Fransız İhtilali



FRANSIZ İHTİLALİ'NİN  OLUŞUMU
Fransa kralı 16’ıncı Lui zamanında ekonomik sorunlara çözüm bulabilmek maksadıyla Etajenero Meclisi toplantıya çağırılmıştır. Toplantıda soylular, rahipler ve halk meclisleri arasında tartışmalar meydana gelince halkı temsil eden halk meclisleri Etajenero’yu Milli Meclis ilan etmişlerdir. Toplantı sonucunda da Milli Meclisin onayı olmadan vergi toplanmaması kararı alınınca, Fransa kralı askerleri ile meclisi dağıtmak istemiştir. Bunun üzerine halk ayaklanarak 14 Temmuz 1789 yılında Bastil Hapishanesi’ni basarak tutukluları serbest bırakmıştır. 28 Ağustos 1789 tarihinde Meclis soyluların ve rahiplerin ayrıcalıklarını kaldırmış İnsan ve Vatandaş Hakları Bildirisi yayınlanmıştır.
SEBEPLERİ 
1. Amerika ve İngiltere’deki demokratik gelişimlerin etkisi
2. Fransız aydınlarından Montesquieu, Voltaire, Jan Jack Rousseau ve Diderot'nun yazdıkları eserler
3. Fransa’da soylular ve rahipler geniş imtiyazlara sahipken, tüccar burjuvazinin ve köylülerin haklarının kısıtlı olması.
4. Fransa’nın katıldığı savaşların ekonomiyi bozması sonucu kralın  halka yeni vergiler yükleyerek durumu düzeltmeye çalışması
SONUÇLARI 
1. Soyluların ve rahiplerin ayrıcalıkları kaldırılmış ve eşitlik ilkesi getirilmiştir.
2. Mutlak monarşi sistemi yıkılarak  demokratik ve laik yönetim anlayışı değer kazanmaya başlamıştır.
3. Eşitlik, adalet, milliyetçilik, hürriyet, ulusal egemenlik, laiklik ve cumhuriyet gibi kavramlar yayılmaya   başlamıştır.
4. Milliyetçilik ilkesinin yayılması ile imparatorlukların dağılması için ortam sağlamıştır.
5. İnsan Hakları Bildirisi evrensellik kazanmaya başlamıştır
6. Yeni Çağ bitmiş ve Yakın Çağ’ın başladığı kabul edilmiştir.

25 Şubat 2018 Pazar

18.Yüzyılda Avrupa'da Bilim ve Teknoloji

AYDINLANMA ÇAĞI

Aydınlanma, 18. yüzyılda Avrupa’da ortaya çıkan ve her konuda akla öncelik tanıyan düşünce sistemine “Aydınlanma”, bu düşünce sisteminin etkisiyle bilim ve felsefede büyük gelişmelerin olduğu bu yeni döneme “Aydınlanma Çağı” denmiştir.

Sonuçlar
  1. Bilim, sanat, edebiyat, siyaset ve sosyal alanlarda önemli eserler verildi.
  2. Teknolojik gelişmeler Sanayi İnkılâbı’nın temellerini oluşturdu.
  3. Siyasi ve sosyal gelişmeler ( ABD'nin kurulması,Fransız İhtilali)


SANAYİİ İNKILÂBI

Sanayi İnkılabı, Avrupa’da 18. ve 19. yüzyıllarda yeni buluşların üretime olan etkisi ve buhar gücüyle çalışan makinelerin makineleşmiş endüstriyi doğurması, bu gelişmelerin de Avrupa’daki sermaye birikimini arttırmasına denir. 
Sebepleri
1)Bilimsel ve teknolojik gelişmeler
2)Coğrafi keşiflerle oluşan sermaye birikimi
3)Kömür ve demirin ilgili ülkelerde bol olması

Sonuçları
1)Avrupa'da tarım toplumundan sanayi toplumuna geçildi.
2)Üretimde el emeğinin yerini makineler almaya başlayınca atölye üretiminin yerini de fabrikalar almaya başladı.
3)Pazar ve hammadde kaynaklarına sahip olma yarışı hızlandı.

16 Şubat 2018 Cuma

AVRUPADA REFORM SÜRECİ



1.Augsburg Barışı   -->1555,Almanya
A.Protestanlık  mezhebi ,resmen Katoliklikten ayrılmış oldu.
B.Protestanlığa tamamen , Kalvinciliğe kısmen özgürlük tanındı.
C.Her bir eyalette tek bir mezhep zorunlu yapıldı.
2.Nantes Fermanı -->1598,Fransa
A.Fransa’da Kalvinci Protestanlara mezhep özgürlüğü tanındıàProtestanların yanında Kalvincilere de tamamen özgürlük tanınması.
B.Fransa’da 1685 Fontainebleau  Fermanıyla Nantes Fermanı kaldırılmıştır.
3.Westphalia  Antlaşması -->1648,Almanya
A.Kalvinizm tüm Avrupa’da  resmen tanındı.
B.Halka  yönetene  bağlı olmaksızın mezhep seçme özgürlüğü tanındıà Augsburg Barışının genişletilmesi
C.Laik sistemin başlangıcı olarak kabul edilmektedir.
Augsburg Barışı -->Nant Fermanı --->Westphalia Barışı
 (Almanya)              (Fransa)                (Avrupa)
  Protestanlık           Kalvinizm            Mezhep seçme özgürlüğünün genişletilmesi