Tebliğ; sözlükte, taşımak, götürmek, ulaştırmak anlamlarına gelir. Peygamberlerin temel görevlerinden biri “tebliğ”dir. Allah, Hz. Peygamberi kendisine ilettiklerini tebliğ etmekle görevlendirmiştir. O da bu görevini hakkıyla yerine getirmiş ve veda hutbesinde bu tebliğ görevini yerine getirdiğine insanları şahit tutmuştur. Hz. Peygamber, tebliğinde muhataplarından gönüllü bir teslimiyet beklemiştir. Onun görevi, insanlara nasihat edip öğüt vermektir, onları zorlamak değildir.
Allah, ayetlerini insanlara ulaştırma konusunda Hz. Peygambere cesaret verip teşvik etmiştir. Böylece Hz. Peygamber, her türlü zorluğa göğüs gerebilmiş ve tebliğini kınayanların kınamasına aldırış etmeden açıkça insanlara iletmiştir. Kur’an’da Peygamberler, “Allah’tan korkan, başka hiç kimseden korkmayan kimseler.” olarak tanıtılırlar. Bu vasıfları onların tebliğ ve tebyin sorumluluklarını hakkıyla yerine getirebilmelerine yardımcı olmuştur.
Peygamberlerin görevlerinden biri de “tebyin”dir. Tebyin; beyan etmek, açıklamak, izah etmek ve gerçeği ortaya koymak demektir. Bütün peygamberler, söz ve davranışlarıyla bunu yerine getirmişlerdir. Hz. Peygamber de tebliğ ettiği vahyin içeriğini insanların anlamaları için gerektiğinde açıklamalar yapmıştır. İnsanların sorularını cevaplamış ve pek çok konuda onları düşünmeye yönlendirerek ayetleri daha iyi anlamalarına yardım etmiştir. Bütün peygamberler, kendi kavimleri nin içinden seçilmiş ve vahiyler o kavmin konuştuğu dilde gelmiştir. Bunun sebebi peygamberlerin üstlendiği vahyi “açıklama” görevini yeterince iyi yapabilmelerine imkân vermektir.
Peygamberlerin görevlerinden biri de “teşri” dir. Teşri; kanun ve hüküm koymak anlamına gelir. Peygamberler, yaşadıkları toplumda ortaya çıkan sorunlara çözümler getirmişlerdir. Onların tebliğ ve tebyin görevlerinin yanı sıra teşri sorumlulukları da vardır. Bütün peygamberler gibi Hz. Muhammed de görev ve sorumluluklarını yerine getirirken insanlardan kendisi için bir karşılık beklememiştir. Bu tutumları onların dürüstlüğünün ve samimiyetinin en açık kanıtıdı.
Allah, ayetlerini insanlara ulaştırma konusunda Hz. Peygambere cesaret verip teşvik etmiştir. Böylece Hz. Peygamber, her türlü zorluğa göğüs gerebilmiş ve tebliğini kınayanların kınamasına aldırış etmeden açıkça insanlara iletmiştir. Kur’an’da Peygamberler, “Allah’tan korkan, başka hiç kimseden korkmayan kimseler.” olarak tanıtılırlar. Bu vasıfları onların tebliğ ve tebyin sorumluluklarını hakkıyla yerine getirebilmelerine yardımcı olmuştur.
Peygamberlerin görevlerinden biri de “tebyin”dir. Tebyin; beyan etmek, açıklamak, izah etmek ve gerçeği ortaya koymak demektir. Bütün peygamberler, söz ve davranışlarıyla bunu yerine getirmişlerdir. Hz. Peygamber de tebliğ ettiği vahyin içeriğini insanların anlamaları için gerektiğinde açıklamalar yapmıştır. İnsanların sorularını cevaplamış ve pek çok konuda onları düşünmeye yönlendirerek ayetleri daha iyi anlamalarına yardım etmiştir. Bütün peygamberler, kendi kavimleri nin içinden seçilmiş ve vahiyler o kavmin konuştuğu dilde gelmiştir. Bunun sebebi peygamberlerin üstlendiği vahyi “açıklama” görevini yeterince iyi yapabilmelerine imkân vermektir.
Peygamberlerin görevlerinden biri de “teşri” dir. Teşri; kanun ve hüküm koymak anlamına gelir. Peygamberler, yaşadıkları toplumda ortaya çıkan sorunlara çözümler getirmişlerdir. Onların tebliğ ve tebyin görevlerinin yanı sıra teşri sorumlulukları da vardır. Bütün peygamberler gibi Hz. Muhammed de görev ve sorumluluklarını yerine getirirken insanlardan kendisi için bir karşılık beklememiştir. Bu tutumları onların dürüstlüğünün ve samimiyetinin en açık kanıtıdı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder