Dersimiz Tarih: Arayış Yılları (1579-1699)
Arayış Yılları (1579-1699) etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Arayış Yılları (1579-1699) etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

7 Haziran 2020 Pazar

Osmanlı Devleti Siyasi Tarihi


1-) XIV. Yüzyıl Başlarında Yakın Doğu ve Balkanlar
a-  Türkiye Selçuklu Devleti: Kösedağ Savaşı’ndan sonra (1243) Türkiye Selçukluları sosyal, siyasal, ekonomik yönden Moğolların (İlhanlıların) egemenliğine girdiler. Türkmen Beyleri Anadolu’nun batısına yönelip beylikler kurdular ve Anadolu’da Türk siyasi birlik bozuldu.

10 Aralık 2019 Salı

Arayış Yılları (1579-1699)

Arayış Yılları, Osmanlı Devleti'nin gücünü  önemli oranda korumakla birlikte devlet otoritesinin sarsılmaya başladığı, askerlik ve eğitim kurumlarında gözle görülür bir çöküş olduğu bir tarih dilimini  ifade eder. 
Arayış Yılları Padişahları:
1.    III. Mehmet (1595-1603)
2.    I. Ahmet (1603-1617)
3.   I. Mustafa (1617-1618)
4.   II. Osman (1618-1622)
5.   I. Mustafa (1622-1623)
6.   IV. Murat (1623-1640)
7.   İbrahim (1640-1648)
8.  IV. Mehmet (1648-1687)
9.  II. Süleyman (1687-1691)
10. II. Ahmet (1691-1695)
11. II. Mustafa (1695-1703)
Osmanlı Devleti'nin arayış içine düşmesinin sebepleri:
a)   İmparatorluğun Yapısı
b)   Devlet Yönetiminin Bozulması
c)   Ordu ve Donanmanın Bozulması
d)   Maliyenin Bozulması
e)   Medreselerin Bozulması
a) İmparatorluğun Yapısı:
Osmanlı Devleti’nde yönetim yetkisi Türklerde olmasına rağmen çok uluslu bir imparatorluktu. Devlet yeni fethedilen yerlerde düzenli bir sistem kuramamış, bu durum gayri müslimler arasında bazı hoşnutsuzluklara neden olmuştur.
b) Devlet Yönetiminin Bozulması:
Mutlakiyetle yönetilen Osmanlı Devleti’nde bütün güç padişahın elindeydi. Kuruluş ve Yükseliş Dönemi’ndeki padişahlar tahta geçmeden önce sancaklara gönderilerek deneyim kazanırlardı. Fakat bu uygulama I. Ahmet’ten itibaren terk edildiğinden Duraklama Dönemi padişahları deneyimsizdiler. Bu durumdan faydalanan saraydaki  bazı hırs içindeki yetersiz devlet adamları ve bazı valide sultanlar  padişahlar üzerinde etkili olmuşlar ve padişahların yanlış kararlar almalarına neden olmuşlardır.
Bu Dönemde:
– Yeteneksiz devlet adamları önemli makamlara getirilmiştir.
–  Padişahlar devlet yönetiminden uzaklaşarak zevk ve eğlenceye önem vermişlerdir.
–  Bazı  valide sultanlar ve ocak ağaları yönetime karışmaya başlamıştır.
c) Ordu ve Donanmanın Bozulması:
Osmanlı ordusu XVI. yy.’dan itibaren eski gücünü kaybetmeye başlamıştır. Ordunun temeli sayılan Yeniçeri Ocağı başlangıçta “Ocak devlet içindir” anlayışında eğitilirken III. Murat’tan itibaren devşirme yasası uygulanmamış ve ocağa birçok kalitesiz insan alınmıştır, bu durum ocağın düzenini bozmuştur. “Devlet ocak içindir” anlayışıyla harekete geçen Yeniçeriler İstanbul’da bir çok ayaklanma çıkarmıştır.
Ayrıca Tımar Sistemi’nin bozulması, Anadolu’da Celali Ayaklanmalarının çıkmasına neden olmuştur.
d) Maliyenin Bozulması:
Maliyenin bozulmasının nedenlerini şöyle sıralayabiliriz;
– Vergi ödeyen bağlı beylik ve devletlerin elden çıkmasıyla vergi gelirlerinin azalması.
– Sarayın lüks ve israf düşkünlüğü nedeniyle giderlerin artması.
– Sık sık padişah değişikliği yüzünden Cülus bahşişi verilmesi, bundan dolayı bütçe açığının artması.
– Kapitülasyonlar yüzünden gümrük vergilerinin azalması.
– “Dirlik” sisteminin bozulmasıyla üretimin azalması.
– Coğrafi Keşifler nedeniyle ipek ve baharat yollarının önemini kaybetmesi.
– İç ve dış ticaretin yabancı devletlerin eline geçmesi
– Savaşların uzun sürmesi yüzünden askeri masrafların artması
e) Medreselerin Bozulması:
Kurulup devletleşme  ve dünya gücü  dönemi’nde medreselere çok önem verilmiş, zor bir eğitimden geçen ilmiye sınıfı önemli devlet makamlarına getirilmiştir. Arayış Yılları Dönemi’nde ise pozitif bilimlere önem verilmediği gibi babadan oğula geçen ve “beşik uleması” adı verilen kişiler ortaya çıkmıştır. Ayrıca bu dönemde ilmi ünvanlar parayla satılmaya başlanmıştır.
– Medreselerin ve ilmiye sınıfının bozulması  İstanbul İsyanları’nın çıkmasına neden olmuştur.
Arayış Yıllarına Düşmenin Dış Nedenleri:
a)Osmanlı Devleti’nin Doğal Sınırlara Ulaşması:
16. yy.’ın sonlarında Osmanlı Devleti doğal sınırlarına ulaşmıştı. Doğuda İran, kuzeyde Rusya, batıda Avusturya, güneyde ise Afrika çölleri Osmanlı Devleti’nin genişlemesini engellemiştir.
b)Kutsal İttifak:
Osmanlı Devleti, ikinci defa Viyana’yı kuşatmış, fakat bozguna uğramıştır (1683). Bunun üzerine Avrupalı devletler “Kutsal İttifak”ı kurmuşlardır (1684). Birliğin amacı Türkler’i Avrupa’dan atmaktı.
c)Avrupa’nın Bilim ve Teknikte İlerlemesi:
Coğrafya Keşifleri’yle zenginleşen Avrupa, Rönesans ve Reformla bilim ve teknik alanında da gelişmiştir. Buna karşılık Osmanlı Devleti bu gelişmelere kapalı kalmıştır.
d)Avrupa Devletlerinin Güçlü Ordu ve Donanmalar Oluşturmaları
e)Ticaret Yollarının Yön Değiştirmesi:
Coğrafi Keşifler’le birlikte, Asya ticareti Afrika’nın güneyine kaymış ve bu ticaret Avrupa devletlerinin eline geçmiştir.

1595-1700 YILLARI ARASINDAKİ SİYASİ GELİŞMELER

1596 Haçova Muharebesi
1606 Zitvatorok Antlaşması
1612 Nasuh Paşa Antlaşması
1618 Serav Antlaşması
1621 Hotin Antlaşması
1639 Kasr-ı Şirin Antlaşması
1664 Vasvar Antlaşması
1669 Girit’in Fethi
1676 Bucaş Antlaşması
1681 Bahçesaray Antlaşması
1683 II. Viyana Kuşatması
1699 Karlofça Antlaşması
1700 İstanbul Antlaşması

Osmanlı-Safevi Savaşları (1578-1639)




Mücadelenin Sebebi

A. Safeviler Batı Türkistan ve Kafkasya'yı ele geçirip Karadeniz'e çıkma hedefinde.
Osmanlılar,Kafkasya'yı ele geçirip Hazar Denizi'ne ulaşmak, böylece hem Rusya'nın güneye inmesini hem de Safevilerin Kafkasya ve Batı Türkistan'a yayılmasını engellemek  hedefinde.
B.Her iki devlette ipek yolunu /ticaret yollarını kontrol altına almak istiyorlardı.
C.Safevilerin Anadolu'da Şiî propagandasıyla karışıklıklara sebep olması.
OLAYLARIN GELİŞİMİ
a)1514 Çaldıran Zaferi ilişki başlayışı Yavuz Selim Dönemi
b)1555 Amasya Antlaşması  barış süreci Kanuni Dönemi
c) II.Şah İsmail, Safevilerin başına geçtikten sonra Osmanlı Devleti'ne karşı olumsuz faaliyete başlamış ve Anadolu'da Şiî propagandasıyla karışıklığa yol açmıştır (1576). 1578'de Osmanlı Safevilere savaş açtı . 1590'da Osmanlı  Hazar Denizi'ne kadar olan yerleri (Gürcistan,Şirvan,Dağıstan ve bölgedeki diğer yerler)  ele geçirmiştir. Safeviler, doğudan Şeybanilerin de saldırısı altında olduğu için barış antlaşmasını kabul etmiştir. İmzalanan Ferhat Paşa Antlaşması ile Azerbaycan, Dağıstan ve Gürcistan alınarak Doğu’da en geniş sınırlara ulaşıldı (1590). İran,Osmanlı üstünlüğünü kabul etti.
d) Safeviler, I.Abbas döneminde kendilerini toparlayıp Osmanlı gibi bir askeri sistem kurduktan sonra  yeniden saldırıya geçtiler. Osmanlı'ya ipek ihracını yasakladılar.Osmanlı'da kıymetli madenler ve bakırın İran'a ihracını yasakladı. Safeviler, Osmanlı'nın içte Celaliler, batıda Habsburglar ile mücadelesini fırsat bilerek saldırıya geçip Şirvan,Azerbaycan ve Gürcistan'ı geri aldılar. Osmanlılar, Celali isyanlarını bastırdıktan sonra karşı saldırıya geçtiler. Safeviler, barış istemek zorunda kaldılar. Böylece  Nasuh Paşa Antlaşması ile önceki anlaşmayla alınmış olan yerler geri verildi. Buna karşılık, İran’dan 200 deve yükü ipek vergi alınacaktı (1612).
e) İran, vermesi gereken ipeği göndermeyince ilişkiler yeniden bozuldu. Serav Antlaşması ile İran, ipeği  100 deve yükü olarak göndermeyi kabul etti (1618).
f) İran’ın 1623'te Bağdat’ı (Irak'ın hepsini) işgal etmesi ve diğer girişimlerin de sonuç vermemesi üzerine IV. Murat 1635'te  Revan seferine çıktı.1635'te Revan'ı,1638'de Bağdat'ı ele geçirdi. 1639'da Kasr-ı Şirin Antlaşması imzalandı. Bağdat, Basra  ve Şehrizor Osmanlı’da,Revan ise Safeviler'de  kaldı. Safeviler, Kars,Ahıska ve Van'a saldırmamayı kabul ettiler.Yaklaşık olarak bugünkü sınırlar çizildi. Doğu sınırında uzun bir barış süreci başladı (1639). Ayrıca ticari yasaklar da kaldırıldı.
Not: Osmanlı Devleti, Safeviler'le olan savaş nedeniyle Avrupa'daki Otuz Yıl Savaşları'ndan faydalanamamıştır.


Avusturya ile mücadele sebep: 17. yüzyılın ilk yarısında Otuz Yıl Savaşları nedeniyle sorun olmadı. 17.yüzyılın ikinci yarısında Avusturya'nın Erdel'in iç işlerine karışması nedeniyle sorun çıktı.
Köprülü Fazıl Ahmet Paşa,1662'de Avusturya Seferi'ne çıktı ve Avusturya'yı yenilgiye uğrattı. 
Sonuçlar : 1. Fethedilen Uyvar, Osmanlı Eyaleti yapıldı.
                 2. Vasvar Antlaşması imzalandı.
                 3.Erdel'deki  Türk hakimiyeti onaylandı.
                 4.Vasvar Antlaşması,Avusturya'dan toprak kazanılan ve savaş tazminatı alınan son antlaşmadır.

Lehistan ile mücadele sebepleri (Hotin Antlaşması) 
1.Kırım hanının Lehistan'a sefer yapması.
2. Lehlerin denetiminde olan Kazakların da Osmanlı Devleti'ne saldırıması.
3.Lehlerin Eflak ve Boğdan'ın içişlerine karışması.

II.Osman (Genç) , bu sebeplerle Lehistan Seferine çıktı(1621).Hotin kuşatıldı.
Sonuçları: 
1.Hotin alınamadıysa da Osmanlı'ya bağlı Boğdan'a bırakıldı.
2.Kanuni zamanı sınırları esas alınarak Hotin Antlaşması imzalandı.
3. Genç Osman, yeniçerilerin savaştaki durumu nedeniyle yeniçerileri kaldırmayı düşündü.Bu da öldürülmesine yol açtı.
Lehistan ile mücadele sebepleri (Bucaş Antlaşması ve Zoravna Antlaşması)
1.Leh- Rus ittifakı endişesi
2.Ukrayna'yı yöneten Kazaklar'ın Osmanlı'dan yardım istemesi (1668)
IV.Mehmed, bu sebeplerle Lehistan Seferine çıktı(1672)
Sonuçları:
1.Osmanlılar Podolya ve Kamaniçe'ye hakim oldular.
2.1672'de Bucaş Antlaşması, 1676'da Zoravna Antlaşması imzalandı.
3.Podolya ve Kamaniçe ,Osmanlı'nın oldu.
4.Ukrayna,Osmanlı himayesindeki Kazaklar'a kaldı.
Rusya ile mücadele sebep : Ukrayna'daki Kazak beyinin Rusya'ya yanaşması.
Bunun üzerine Çehrin seferine çıkıldı.
Sonuç: 1.Rusya yenildi ve bazı kaleleri kaybetti.
             2.Bahçesaray Antlaşması imzalandı. Bu Rusya ile imzalanan ilk antlaşmadır.
Venedik ile mücadele sebep: Venedik'in elindeki Girit'in bir korsanlık merkezi haline gelmesi.
Osmanlı , bunun üzerine adayı 1645 te kuşatmaya başladı. 1669'da ancak fethedebildi.
Sonuç : 1.Girit'in 24 yılda alınabilmesi, Osmanlı 'nın eski gücünde olmadığını gösterdi.
             2. Venedik, kuşatma sırasında Boğazlar ve çevresini ablukaya alınca İstanbul'da kıtlık oluştu.

II. Viyana Kuşatması (1683)
Nedeni: Habsburg hanedanının Macar halkını zorla katolik yapmak istemesi üzerine, Macar soylularının Osmanlı Devleti’nden yardım istemesidir.
IV. Mehmet, Merzifonlu Kara Mustafa Paşa’yı büyük bir orduyla Viyana’ya gönderdi (1683). Viyana’yı 60 gün kuşatan Merzifonlu Viyana’yı ele geçiremedi. Alman ve Leh kuvvetlerinin Osmanlılara saldırması ve Tuna köprüsünü tutmakla görevlendirilen Kırım süvarilerinin yerlerini terk etmeleri bozgunun temel sebeplerindendir.
Viyana Kuşatmasının Başarılı Olamamasının Nedenleri:
– Kuşatma için gerekli topların götürülmemesi
– Viyana önlerine gelmeden önce, geride kalan Avusturya kalelerinin alınmaması
– Merzifonlu Kara Mustafa Paşa’nın, şehrin kendiliğinden teslim olmasını beklemesi
– Şehrin güçlü surlarla çevrili olması
– Avrupalı devletlerin Viyana’nın yardımına gelmeleri
Viyana bozgunundan bir yıl sonra (1684) papanın girişimleriyle “Kutsal İttifak” kuruldu, bu ittifaka Avusturya, Lehistan, Malta, Venedik ve Rusya katılmıştır.
Kutsal İttifak
  II.Viyana kuşatmasının başarısız olmasını takib eden yıllarda yapılan çok cepheli savaşlarda Osmanlı Devleti, Papa'nın öncülüğünde oluşan Kutsal İttifak karşısında yenilmişti.Bu kutsal ittifak şu devletlerden oluşuyordu: 
                 1.Kutsal Roma Cermen İmparatorluğu  
                 2.Lehistan-Litvanya Birliği 
                  3. Rusya İmparatorluğu 
                  4.Venedik Cumhuriyeti
                  5.Malta
26 Ocak 1699 yılında İngiltere ve Hollanda’nın arabuluculuğu sayesinde Osmanlı ile kutsal ittifak ( Rusya hariç) arasında Karlofça Antlaşması imzalanmıştır.
Karlofça  Antlaşmasının Maddeleri:
1.Venediklilere Mora Yarımadası ve Dalmaçya bırakıldı ve Zanta adasında verdikleri vergi kaldırıldı. 
2.Macaristan ve Erdel, Avusturya’ya bırakıldı. 
3.Osmanlı, Preveze kalesini yıkacaktır.
4. İnebahtı kalesi Osmanlı’ya geri verilecektir.
5. Osmanlı, Podolya ve Kamaniçe ile Ukrayna’ya bırakacaktır. Karşılık olarak da Lehliler, Ukrayna Kazak hatmanlığına tayin edilmiştir. 
6.Osmanlılar Kırım hanlarının Lehistan’a saldırmasını önleyecektir.
7. Antlaşmanın 25 yıl geçerlilik süresi ve Avusturya’nın garantisi altında olması kabul edildi.

karlofca-harita


Rusya ile 1700 de İstanbul Antlaşması imzalandı. 
Bu antlaşmanın maddeleri:
1.Azak kalesi Ruslara bırakıldı. 
2.Ruslar “Kapı Kethüdası” adı ile İstanbul da daimi küçük elçi bulunduracaklardır. 
Karlofça Antlaşması Sonuçları:
1. II. Viyana’dan sonra Avrupalıların Türkleri Avrupa topraklarından atma umudunu arttırdı. 
2.Yapılan bu savaşlar sırasında 4 tane padişah değişimi yaşandı. 
3.Osmanlı ordusu yıprandı. 
4.Çok sayıda sadrazam değişip, görev başına geldi. 
5. Devletin ekonomisi büyük değişimlere uğradı.
6. Osmanlı ilk defa büyük bir şekilde toprak kaybına uğramıştır.
7. Rusya ile Karlofça’nın devamı olan İstanbul Antlaşması imzalanmıştır. 
8.Osmanlı, itibar kaybetmiş ve askeri açıdan yetersizliği ortaya çıkmıştır. 
9. Macaristan’ın Osmanlı devletinin elinden gitmesi ile Orta Avrupa egemenliği son bulmuştur. 10.Haçlılarla savaş için Padişah 2. Mustafa, kendi ordusunun başında bulunup sefere çıkan son Osmanlı padişahı olarak tarihe girmiştir.  
Osmanlı Devleti'nde İç İsyanlar
Osmanlı Devleti  XVI. Ve XVII. Yüzyılda doğuda İran’la batıda Avusturya ile savaşırken içerde ise isyanlarla uğraşmıştır.Bu isyanlar: a)Anadolu’da Celali ve Suhte  b) Yeniçeri   isyanlarıdır.
A) Anadolu İsyanları
I)Celali  İsyanları
Yavuz Sultan Selim zamanında Yozgat’ta Bozoklu Şeyh Celal tarafından  Osmanlı idaresinden memnun olmayan zümrelerin ve Şii eğilimli Türkmenlerin Safevi   yönlendirmesiyle   olan  bu tip isyanlar başlatıldığı için bu adla anılmışlardır.
İlk büyük Celali isyanı , Karayazıcı  İsyanıdır. Karayazıcı, Deli Hasan, Tavil Halil, Kalenderoğlu Mehmed, Canboladoğlu ve benzerlerinin isyanı onu takip etmiştir.
XVI.Yüzyılda Celali İsyanlarının tekrar başlamasının sebepleri:
1. Hızlı nüfus artışı
2.Fetih hareketlerinin azalmasıyla nüfusu yönlendirecek yerlerin  azalması
3.Anadolu’da  artan işsizlik
4.1591-1595 yıllarındaki kuraklık
İşsiz kalan topraksız köylüler ya ücretli askerliğe (sekban,sarıca ve benzeri) ya da medreselere kayıt oldular. Bu da devlet işleyişindeki dengeyi bozmuştur.
Celali İsyanlarının Sonuçları:
1. Ekonomide bozulma (para sıkıntısı ve fiyatların yükselmesi).
2. Anadolu’da  sosyal düzenin bozulması.
3. “Büyük Kaçgun” adıyla köy halkının köyleri boşaltarak ya şehirlere ya dağların ulaşılmaz yerlerine göç etmeleri ya da isyancılara katılmaları.
4.Şehirlerin gelen göçlerle güvenli yerler olmaktan çıkmaları.
5. Bu isyanları yapanların pek çoğu bir zaman sonra devlette sancakbeyi ve benzeri yöneticiler haline gelmişlerdir. Bu durum bu isyanları çıkaranların devletten menfaat koparmak için isyan ettiklerini gösterir.
II)Suhte  isyanları
Medrese öğrencilerinin XVI.yüzyılda başlayan  Sivas’ın batısındaki Anadolu topraklarında görülen ayaklanmalardır.
Sebepleri:
1.Klasik medrese eğitiminin bozulması.
2. Ulema çocuklarının hak etmeden ayrıcalık kazanması.
3. İlmiyede yükselmenin rüşvet ve iltimasla olması.
4.Nüfus artışı ve  enflasyon sebebiyle gençlerin yatılı ve burslu olan medreselere sığınması
5. Medreselere kapasitesinin üzerinde talebe alınması.
6. Enflasyon nedeniyle medreselerin gelirinin azalması.
7.Devletin bu nedenle medrese öğrencilerine  cer, nezir ve kurban adıyla para toplamalarına izin vermesi. Onların da bir kısmının bunu kötüye kullanıp çeteleşerek  köy ve kasabaları yağmalaması.
B)Yeniçeri  İsyanları
Genellikle İstanbul’da   olmuşlardır.
Sebepleri:
1. Devlet adamları arasındaki  iktidar mücadeleleri
2.Ekonomik   sıkıntılar.
İlk isyanları Fatih vaktinde olup  XV. Ve XVI.yüzyılda etkili  olamayan yeniçeriler daha sonra etkili olmaya başlamışlardır.  III.Murat döneminde düşük ayarlı akçeden dolayı isyan etmişlerdir. III.Murat isteklerini yerine getirmiştir. Bundan sonra  yönetim üzerinde etkili olmaya başlamışlardır.
Yeniçeri ocağının bozulmasıyla birlikte taşrada vergiden muaf olan  ticaret,ziraat ve iltizam işlerine başlayan yeniçeriler halkın tepkisini çekmiş . Bu çeşitli isyanlara yol açmıştır.
Sonuçları:
1. Anadolu’da isyanlar çıkması.
2.II.Osman’ın öldürülmesi
3. IV.Mehmet zamanında Çınar Vakasının (Vak’ayı Vakvakiye) yaşanması.
4. Önemli devlet adamlarının idam edilmesi, liyakatsiz kişilerin üst makamlara getirilmesi.
5. Sık sık padişah değişikliklerinin yaşanarak merkezi otoritenin sarsılması.
6. Devlet idaresinin bozulması ve ıslahatların sonuçsuz kalması.
Ekber ve Erşet  Sistemi

Osmanlı Devleti’nde hangi şehzadenin başa geçeceğiyle ilgili belirli bir kural olmadığı  için devlet  Fetret Devri’nde, Yavuz Sultan Selim’in başa geçmesi , II.Bayezit dönemindeki olaylar,Kanuni’nin hayatında yaşayan şehzade Bayezit isyanı gibi olaylar devleti önemli sıkıntılar içine atmıştı.
Fatih kendisinden önceki olaylardan ders alarak “kardeş katli” uygulamasını getirmiştir. Kanuni devrinde Şehzade Bayezid’in isyanından sonra sadece en büyük şehzade sancağa gönderilmiştir.
III.Mehmed sancakta yetişip tahta çıkan son Osmanlı padişahıdır.Onun oğlu I.Ahmed, kafes usulüyle yetişen ve tahta çıkan ilk Osmanlı padişahıdır. I.Ahmed, oğulları olduktan sonra kardeşi Mustafa’yı öldürtmek istemişse de devlet erkanı buna izin vermemiştir. Bunun üzerine I.Ahmed öldükten sonra yerine hanedanın en yaşlısı olan  I.Mustafa geçmiştir. Böylece ekber ve erşet sistemi başlamıştır.
Ekber ve erşet  sisteminin zararları:
1.Şehzadelerin  devlet tecrübesi kazanamamaları.
2.Padişahların tahta geçince ne yapacaklarını bilememeleri.
Yararları:
1. Kardeş katli bir kural olmaktan çıkmıştır.
2. XVII.yüzyıl Osmanlı ‘da taht mücadelelerinin yaşanmadığı bir dönem olmuştur.
Osmanlı'da Düzeni Koruma Çabaları /Islahatlar 
XVI.yüzyılın son çeyreğinden  itibaren devletin buhran içine girdiğinin görülmesi üzerine  devlet adamlarınca nasihatname tarzında layihalar ve risaleler yazılmıştır. Bunlarda genel eğilim klasik tarz terk edildiği için bu burhanın olduğudur.
A.Lütfi Paşa
Eseri  : Asafname.
Tavsiyeleri: Hazinede gelir-gider dengesine  önem verilmelidir.Bunun için de ücretli memur sayısı belirli sayıda olmalı. Emekliye ayrılanlara maaş bağlanmamalı, bu gider başka kaynaklarla sağlanmalıdır.
B.Gelibolulu  Mustafa Ali.
Tavsiyeleri: Devlette yöneticiliklere  liyakat sahibi kişiler atanmalıdır.
C.Koçi Bey.
Eseri:Koçi Bey Risalesi ve diğer eserleri.
Tavsiyeleri: Olayların iç yüzü öğrenilmelidir.Somut çözümler getirmiştir.
Aşağıdakilerin önlenmesini tavsiye etmiştir:Tımarların layık olmayan kişilere  verilmesi. Askerlik sistemindeki bozulma. Ulufeli kul sayısındaki  artış.Vergilerin reayanın gücünün üzerinde olması.
D.Defterdar Sarı Mehmed Paşa
Tavsiyeleri: Tarım topraklarının atıl bırakılmaması. Devlette adalet ve iyi yönetim olması.
Layiha yazarları kötüye gidişi açıklarken Kanuni dönemini ideal olrak görürken bozulmayı sadece iç faktörlere eğilerek açıklamaya çalışmışlardır.Avrupa’da olan yeni gelişmeleri incelememişlerdir.
E.Lale Devri Yenilikleri
Osmanlı tarihinde 1718 Pasarofça Antlaşması’yla başlayan 1730 Patrona Halil İsyanı’yla biten döneme Lâle Devri denir. Dönemin sadrazamı Nevşehirli Damat İbrahim Paşa, Padişahı   III.Ahmet’tir.
Özellikleri:
1. Zevk,sefa ve eğlence devri olarak bilinmekle birlikte sosyal ve kültürel hayatta önemli bir reform döneminin de başlangıcıdır.
2. Batıyla siyasi,kültürel ve ekonomik ilişkiler geliştirilmeye başlandı.
3.İlk kez Avrupa’nın üstünlüğünün   sebepleri araştırılmak istendi.
4.Avrupa gibi ıslahatlar yapmak yolu açıldı.
5.Askeriye önem kaybederken kalemiye özellikle reisülküttaplık  önem kazandı.
6.Çeşitli Avrupa ülkelerine elçiler gönderildi.
7. Avrupa’ya gönderilen devlet görevlileri ordan etkilenerek Avrupaî   tarzda yenileşmenin öncüsü olmuşlardır.  Bazı zenginler de onları takip etmişlerdir.
9. Müslümanlar da bu dönemde matbaayı kullanmaya başladılar.  İlk olarak İbrahim Müteferrika  tarafından 1727’de Van Kulu Lügati adlı kitap basıldı. XVIII. yüzyıl sonuna kadar basılan kitapların sayısı 45 kadardır.
10. III.Ahmed  döneminde iki yeni kütüphane kuruldu ( Topkapı Sarayı  ve Yeni Camii de).
11. Arapça ve Farsça dışında batı dillerinde yazılmış eserlerinde tercüme edildiği tercüme  heyeti kuruldu.
12. Hekimlik /doktorluk için sınav uygulaması getirilmiştir.
13. İstanbul’da imar faaliyetleri ve köşkler yapılmıştır.
14. Yeniçeri Ocağına bağlı “Tulumbacılar” adıyla ilk defa düzenli bir itfaiye teşkilatı kurulmuştur
15. Mimaride Fransız etkisiyle Barok ve Rokoko tarzı görülmeye başlanmıştır. Nur-u Osmaniye Camisi ilk Barok tarzı camidir.
16. Çiniciliğe yeniden önem verilerek  çini atölyesi açıldı.
17. İstanbul’da birer  kumaş ve çuha atölyesi kuruldu.
18. Devrin şairleri :Nedim ve Şeyh Galip’tir. Minyatür sanatçısı : Levnî’dir.
Matbaa
Avrupa’da Gutenberg  değiştirilebilen harflerle baskı yöntemini geliştirmiş ve baskıyı mekanikleştirmiştir.  XV. yüzyıldan sonra özellikle Almanya ve İtalya’da matbaanın kullanımı yaygınlaşmıştır. Bu bilginin yayılmasını kolaylaştırmıştır.
F.Kâtip Çelebi
Batı’daki ilmî gelişmeleri de yakından takip eden ve edilmesi gerekliliğini ifade den Kâtip Çelebi, Arapça ve Türkçe eserler kaleme almıştır. Kâtip Çelebi’nin “Keşfü’z-Zunûn” adlı eseri, kapsamlı bir bibliyografya ve ilimler ansiklopedisi özelliğini taşımaktadır.
G.Naima Efendi
Tarih-i Nâima adlı eserinde olayları  çok yönlü ele alaran ustalıkla birleştirerek Osmanlı Tarihi şaheseri ortaya çıkarmıştır.
H.Evliya Çelebi
Eseri olan Seyahatname-i Evliya Çelebi  geniş bir gezi,coğrafya ve tarih kitabıdır.
I.Yanyalı Esad Efendi
Aristo’nun bazı eserlerini Grekçe ‘den Türkçe’ye çevirmiştir. Lale Devrinde kurulan tercüme kurulunun başkanlığını yapmıştır.